Bahçeli'den bomba sözler

tarafından **İlteriş Kağan** Cuma 7 Ağus. 2009 - 2:59

MHP lideri Devlet Bahçeli hükümete adeta savaş ilan etti. Bahçeli'nin bu sözleri çok konuşulacak.

Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hükümetin yaptığı bölünmüş yolları överek, "Bölünmüş yollar, Türkiye'nin bölünmüşlüğüyle karıştırılmamalı. MHP olarak bölünmüş yollarda seni taktirle karşılıyor ve alkışlıyoruz, Türkiye'nin bölünmüşlüğüne yol aramana ise şiddetle karşıyız. O sebepten dolayı bölünmüş yollara evet, ama bölünmüş bir Türkiye'ye MHP her şart altında karşıdır." dedi.

Partisinin Buttim Konferans Salonu'nda yapılan Bursa İl Kongresi'ne katılan Devlet Bahçeli, burada partililere hitap etti. 9. Olağan Büyük Kurultay'a doğru gidilirken şimdiye kadar 757 ilçe ve 18 ilde konre yapıldığını belirten Bahçeli, konre süreçlerinin tamamlanması ile büyük kurultayın yapılacağını kaydetti.

Ülkenin siyasi gündeminin çok sık değişmesi nedeniyle çok önemli meselelerin de derinleşerek Türkiye'nin geleceğini ambargo altına aldığını ifade eden Bahçeli, bunun 6 yıl 8 ay 15 gündür ülkeyi yöneten AK Parti'nin eseri olduğunu savundu. Bu dönemde 3 hükümet kuran AK Parti'nin 6 yıl 8 ay 15 günü heba ettiğini ileri süren Bahçeli, "Bu dönemde bazı sorunların üzerine kararlılıkla gidilmiş ve bazıları gerçekten de çözüme kavuşturulmuştur. Ancak bunların ülkeye ve AKP yandaşlarına yararına bakıldığında, AKP yandaşlarına sağladığı marjinal faydadan daha fazla olduğu görülmektedir." diye konuştu.

Türkiye'nin kimlik siyaseti ile bölünmeye doğru gittiğini savunan Bahçeli, 'demokratikleşme' ve 'Kürt açılımı' söylemleri ile ülkenin bölünmek istendiğini dile getirdi. Bahçeli, şöyle konuştu: "Demokrasiyle demokratikleşme arasında çok ince bir çizgi üzerinde Türkiye'ye oynanan oyunu, kurulan tuzağı hep beraber görmek mecburiyetindeyiz. Televizyonlarda malum şahsiyetler hep çıkıyor ve bunları tekrarlıyor. Demokratikleşme nedir, bundan ne anlamamız gerektiğini açıkça söylemek yerine dolandırarak bir etnik bölücülüğü esas almış bir terör örgütüne yardımcı oldukları, onları cesaretlendirdiklerinin farkında değiller. Biz farkında oldukları kanaatindeyiz. Bir paket açılıyor. Paketin ne olduğu görülmeden bir şeyler söylemek mümkün müdür? 'Niye MHP demokratik bir katılım sağlamıyor' gibi yine televizyonlarda kalkıp zehir saçanlar MHP'nin üzerine de bir ihanet şemsiyesini germeye çalışıyorlar. 25 yıldan bu yana bölücü terör faaliyetini yürüten bir ihanet şebekesi, bu kadar elemanıyla yakalanıyor. Başı olan cani şu an için İmralı'da yatıyor. Bunların ifadelerinde bunların ele geçen belgelerinde iftiracıları olarak gündeme taşınmış olan gündeme taşınan insanlarda, bölücü terörün hangi amaçla ne faaliyet yürüttüğünü bu millet hala anlayamamış mıdır? Bu aydınlar bunu hala anlayamamış mıdır? Makrsist, Leninist bir örgüt olan ve ülkeyi kana boğan PKK'nın nihai hedefinin ülkeyi bölmek olduğunu hala anlayamadın mı sayın yazar. Oysa sen Kandil'de gidip sohbetler ediyorsun."

"CİNDORUK OLARAK CİNLİK YAPMAYI BIRAKIN"

"Bir şahsiyet var, o şahsiyet siyaset kâhyasıdır." diyen Bahçeli, kendi siyasi üsluplarında böyle bir şey olmadığı halde konuşmaya mecbur kaldıklarını belirterek, şöyle devam etti:

"Patron veya ağa çiftlikte olmazsa, kahya çiftliği idare eder. 29 yıldan bu yana ağalar yani siyasi liderler bir siyasi alanda bulunmadıkları için bu siyasi kahya her 5 senede 3 senede bir devreye çıkar, televizyonlara varıp konuşmaya başlar. Herkes de onu saygıyla dinler. Bu şahsiyet İzmir'de birleşme partiyle buluşurken, 'MHP bir şey söylemiyor', genel başkanları sayın siyaset kahyası sizin MHP'ye olan düşmanlığınızın nereden nereye varıp geldiğini herkes gayet iyi biliyor. Cindoruk olarak cinlik yapmayı bir kenara bırakın. Bir tanesi MHP'nin sahibinin sesi olarak MHP'nin Türkiye'nin bölünmesi konusundaki hassasiyetini ifade ettiği sürede MHP'nin görüşlerini eleştiriyor. Sahibinin sesi bir günde şu PKK'yı eleştir de senin ne olduğunu görsün bu millet."

"KÜRTÇE KONUŞAN KARDEŞLERİMİZ PKK'LI DEĞİLDİR"

MHP'nin hassasiyetleri olduğunu vurgulayan Bahçeli, Kürtçe konuşan vatandaşlar için, bölge insanıyla bölücü terör arasındaki kalın çizginin farkında olduklarını aktardı.

Bahçeli, "Türkiye'de hiçbir kişi Kürtçe konuşan kardeşim olarak PKK'nın yandaşı ve onun destekçisi değildir. Zorla destekçe görünmek mecburiyetinde. Kürtçe konuşanların hiçbirisini PKK'lı zannetmeyin, PKK'nın ucu Yunanistan'da Batı Avrupa'da,Suriye'dedir. Diyarbakır'da, Şırnak'ta, Mardin'de Hakkari'de orada yaşayan bin yıllık kardeşimiz olan insanlar milletimin öz evlatlarıdır. PKK'lı değildir. Türk milleti ailesindendir. Şimdi kalkıp, PKK'nın iç ve dış odaklı ihanet merkezlerinden PKK'nın tüm taleplerini karşılamak için demokratik açılım, Kürt açılımı kavramlarıyla memleketi bölmeye kalkmayınız. 36 etnik grupla sosyal dokuyu parçalarken, şimdi çok daha büyük bir tehlikeli oyuna girmeyiniz." diye konuştu.

"BÖLÜNMÜŞ YOLLARA EVET AMA, BÖLÜNMÜŞ TÜRKİYE'YE HER ŞART ALTINDA KARŞIYIZ"

Başbakan'ın bölünmüş yollar konusundaki çalışmalarını övgüyle anan Bahçeli, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sayın başbakan hep uçakla seyahat yapıyorsun, ama buna rağmen bölünmüş yollarda önemli yollar kat ettin. Bölünmüş yollardaki gidiş gelişlerdeki sarsıntıyı da ortadan kaldırır, doğru dürüst bölünmüş yol yaparsan bu millet seni her zaman taktir edecek davranışlarda bulunur. Bölünmüş yollarda milletimiz için hayırlı sonuçlar elde edilmektedir. Zaman kazanılmakta trafik kazalarının önlenmesinde faydalar sağlanmakta. Hayırlı yatırımlar olmaktadır. Onun için bölünmüş yollar, Türkiye'nin bölünmüşlüğüyle karıştırılmamalı. MHP olarak bölünmüş yollarda seni taktirle karşılıyor ve alkışlıyoruz, Türkiye'nin bölünmüşlüğüne yol aramana ise şiddetle karşıyız. O sebepten dolayı bölünmüş yollara evet, ama bölünmüş bir Türkiye'ye MHP her şart altında karşıdır.

"50 YIL DAĞDA GAZMEYE HAZIRIZ"

25 yıl dağda gezenlerle Türkiye'yi bölmek istiyorsunuz. 25 yılda Türkiye'nin yarısını almaya çalışanlar, 50 yıl dağda gezmeye hazır olup Türkiye'yi böldürmeyen Milliyetçi Hareket'e de istediğini vereceksiniz. dağda yaşamayı kabullenmiş insanlar açısından yorumladığında Türkiye'nin bütününe sahip çıkacağımızın iyi anlaşılması gerekir. Bölünmüş yollarda gezerken, sakın ola Türkiye'yi bölmeye çalışmayın."

"KIŞKIRTMALARA KAPILMAYIN, SABIRLI OLUN"

Önümüzdeki günlerde Türkiye açısından sakıncalı günler olduğunu ifade eden Bahçeli, ülkücüleri soğukkanlı ve sabırlı olmaya davet etti. "Kışkırtmalara kapılmamalıyız." diyen Bahçeli, şunları kaydetti: "Ancak Türkiyeyi bölecek birtakım davranışlara karşı MHP her zamanki milli duruşunu ortaya koyacak. Bölünmeye katkı sağlayacak bir tarihi hatayı Allah nasip ederse işlemeyecektir. Onun için kavga ve çatışma cepheleşme ve kamplaşma milletimizin hiçbir ferdi tarafından istenmiyor. Kavga kamplaşma istiyor musunuz, çatışma istiyor musunuz, siz istemedikten sonra Türkiye'nin hiçbir unsuru istemeye cesaret edemez."

Bahçeli, Kürt açılımı konusunda şunları ifade etti: "Kürt açılımıydı şuydu buydu diyerek Türkiye'yi böleceklere cesaret vereceğin yerde gel terörün kökünü kazı. Bir gür ses çıksın. Söz gelimi söyle seslen Başbakan; Bölücü terörün bütün militanları silahlarıyla beraber Kandil dağından inerek, Türk adaletine teslim olarak her türlü adalet önündeki değerlendirme sonucu, sonuç ne çıkarsa çıksın onlara katlanarak cezasını çekerek caniliklerinin hesabını vererek, Türk milletiyle kaynaşma yolunu tercih edebilirler, bunun haricindeki hiçbir şart taviz ve direktifi Türk milleti olarak kabul etmek mümkün değildir. Bölücü terörün kökünü kazıma yolunda atacağın adım varsa, Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne getir, 69 milletvekiliyle size yardımcı olalım. Ancak bölücü terörü bahane ederek onların amaçlarına Türkiye'de temel hak ve özgürlükler gibi demokratikleşme süreci aldatmacasıyla Türkiye'yi bölmeye çalışan bir akıma hizmet edeceksen, 69 milletvekili ile mecliste dimdik karşında olacağımız yetmez, bu davaya gönül vermiş her insanımız Türk milletiyle bu karşı duruşu savunacaktır."

'Devletin zirvesinde mutabakat var' söylemlerine de kızan Bahçeli, sözlerini şöyle tamamladı: "Bu mutabakatın ne olduğu, bu zirvede kimlerin bulunduğu iyice açıklanmalıdır. Kimse kimseyi kandırmamalı. Kimse bu milleti kandırmaya yeltenmemeli, devletin zirvesine baktığımızda, anayasaya baktığımızda, kimler olabilir diye baktığımızda cumhurbaşkanı, meclis başkanı, başbakan, genelkurmay başkanı, yargı başkanları devletin zirvesi budur. Bu zirvede nasıl bir mutabakat varsa, bunu hep beraber milletin huzuruna çıkıp anlatmalıdırlar. Yoksa devletin zirvesi Kürt açılımı destekliyor diyerek devletin zirvesi bölünmeyi körüklüyorsa, millet buna da karşı çıkabilir."