AZERBAYCAN’LA TÜRKİYE ARASINA DUVARLAR ÖREN AKP HÜKÜMETİ AHISKA’DA GÜRCİSTAN’I, KARABAĞ’DA ERMENİSTAN’I TANIMIŞTIR
1 sayfadaki 1 sayfası
AZERBAYCAN’LA TÜRKİYE ARASINA DUVARLAR ÖREN AKP HÜKÜMETİ AHISKA’DA GÜRCİSTAN’I, KARABAĞ’DA ERMENİSTAN’I TANIMIŞTIR
İNSAN YİYEN SİYON
LEŞ KARGALARI-1
AZERBAYCAN’LA TÜRKİYE ARASINA DUVARLAR ÖREN AKP HÜKÜMETİ AHISKA’DA GÜRCİSTAN’I, KARABAĞ’DA ERMENİSTAN’I TANIMIŞTIR
Osmanlıyı hile ve desise ile yıkan, 21 milyon kilometrekarelik vatan toprağımıza el koyan Haçlı devletler, bu coğrafya üzerinde yaşayan din kardeşlerimiz Arapları , Acemleri ve öz kardeşlerimiz olan Türkleri esir ve köle olarak bu güne kadar yönettiler.
Osmanlıyı hile ve desise ile yıkan, 21 milyon kilometrekarelik vatan toprağımıza el koyan Haçlı devletler, bu coğrafya üzerinde yaşayan din kardeşlerimiz Arapları , Acemleri ve öz kardeşlerimiz olan Türkleri esir ve köle olarak bu güne kadar yönettiler. Ülkemiz, Normandiya çıkartmasına kadar Fransa ve müttefiki devletlerin sömürgesi olarak yönetildi. Normandiya çıkartmasıyla tabiri caizse, donuna kadar Amerika’ya teslim olan bu müttefik devletler, yakın komşumuz olan 20 ülkenin sömürgelik haklarını Amerika’ya teslim etmek zorunda kaldılar. Ülkemiz dahil 20 ülkenin müstemleke hakları Amerika’nın eline geçti.
Türkiye, Libya, Mısır, Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün ve Lübnan yönetimlerine Amerika yandaşı kuklalar; halk fikr-i iğfale uğratarak, getirildiler. Bugün ülkemiz dahil, saydığım ülkelerde faaliyet gösteren tüm siyasi partiler kuklaları iktidar yapabilmek için, ülke kaynakları heba edilerek ayakta tutulmaktadır. Örnek vermek gerekirse, AKP’nin mali bilançosuna baktığımız zaman, Müslüman Necip Türk Milleti’nin beş kuruş katkısının olmadığını görürüz.
Bir başka örnekle, 40 yıldır iktidar yüzü görmeyen ve Yargıtay’ın kapatmaya gücü yetmeyeceği bir işçi Partisinin bilançolarında da beş kuruş bu milletin katkısı bulunmamaktadır.
Siyasi Partiler kanunu o kadar müstemleke yanlısı ki; Müslüman Necip Türk Milleti’nin bir araya gelerek bir parti kurmalarının hiçbir mümkünatı yoktur. İsim vermeyeceğim bir siyasi partimizin İzmir il başkanlığının geçici yıllık bütçesi 250 bin liradır. Bu ilimizin 28 ilçesinde ilçe başkanlığı, Türkiye genelinde en az 70 il ve 700 ilçe başkanlığı olma mecburiyetini göz önünde bulundurursak, sadece bu siyasi partimizin yıllık bütçesinin; tahminen 50 milyon yeni Tl olduğunu görürüz. Yine yaklaşık bir hesapla, her yıl 50 küsur siyasi partimizin ayakta kalabilmek için 5 milyar Tl/yıllık harcamak zorunda kaldıklarını görürüz.
Peki ama, çoğu bürokratlardan ve eski belediye başkanlarından oluşan siyasi parti yöneticileri bu kadar parayı nereden buluyorlar da partilerini ayakta tutabiliyorlar? Hayatları boyunca aldıkları maaşların tamamını yemeden ve içmeden partiye harcasalar bile yetmez ve mantık kabul etmez. Elbette ki çalıp çırparak, yetimin hakkını gasp ederek…
Kenan Evren Paşa ihtilali yaptığı zaman seçim kararı almış ve bu Müslüman Necip Türk Milleti’ni ahmak yerine koyarak üç parti kurdurup, “hadi oy verin” demişti.
Yine bir başka örneklemeyle: Bütün TBMM milletvekilleri yasaklı olduğu halde, Turgut Özal’ın ve Abdullah Gül’ün gayri yasaklı olmaları ve “cuk” diye Cumhurbaşkanı yapılmaları, 26 milyon Iraklı dururken """""’nin Irak Cumhurbaşkanı, kanı bozuk Karzai’nin Afganistan’a başkan yapılması, Mısır’da kafir oğlu kafir Hüsnü Mübarek’in devletin başına getirilmesi halkların iradeleri dışında cereyan eden ABD atamalarıdır.
Irak ve Afganistan’da ABD kıyımları sürmektedir. Sovyetlerin dağılmasıyla, Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan’ın müstemleke hakları Amerika’ya geçmiştir.
Yeni kurulan Gürcistan, 6260 km2 Ahıska Türk topraklarında peydahlanmıştır. Avrupa şurası ve Birleşmiş Milletler 2011 yılına kadar Gürcistan’ı tanımazken, AKP Hükümetinin başı Sayın Başbakan, Gürcistan’ı adeta kardeşi ülke olarak tanımak için can atmaktadır.
Yine, 32 milyon Güney Azerbaycan Türkünün esir ve köle olarak yaşadığı İran’da katil mollalarla işbirliği yapmak için, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini ayaklar altına alabilmektedir. Kardeş Azerbaycan Türklerinin hassasiyetine inat, Ermeni dölleriyle açılım edebiyatı gütmekten çekinmemektedir. Yine AKP hükümeti, “her şey Türkiye’de Türk olmayanındır” teziyle, Türkün rızkını azınlıklara ve Türk düşmanı bölücülere yedirmektedir. Fırat’ın bu yanında aç ve açık yokmuş gibi, “açılım” edebiyatıyla, isyankar bölücülere adeta ulufeler dağıtmaktadır.
Değerli okuyucularım, sitemiz bir haber gazetesi değildir. 3. Büyük Turan Hareketi olarak yola çıktık. Dünyanın neresinde bir “Türk” yaşıyorsa biz orada olmaya karar verdik. Ama son bir yıldır yayın politikalarımızda sapmalar, güncellemelerimizde aksamalar meydana geldi. Okuyucu kaybına uğradık. Yine de yılmadan gerçek yayın çizgimize girmeye çalışıyoruz. Sitemize ve iletişim araçlarımıza saldırılar hız kesemden sürmektedir.
Kanun yoluyla, adalet yoluyla zulüm ve işkencelere maruz kaldık. Kamu Kurumu Niteliğindeki bir kurumun, “Türk Milleti”nin önüne geçirilmesi neticesinde, Yüce Türk adaletini adeta katledenler, karşı tarafın ifadesini bile almaktan imtina ederken, bizi günde iki kez mahkeme önüne çıkardılar. Yine de biz Yüce Türk Adaletine güvenmeye devam ediyoruz. Yemin olsun ki; Cumhuriyetimize ve Gazi Paşamıza hakaret ve küfür edenleri mutlaka adaletin önüne bir gün yığacağız. Bir milletin önüne Kamu kurumu niteliğindeki bir oda konabiliyorsa; bu ülkede adaletten ve demokrasiden söz etmek mümkün olamaz.
Bu yeni yazı dizimde, AKP hükümetinin Müslüman Necip Türk Milletine yaptığı ihanetleri ve uğradığımız toprak kayıplarımızı yazacağım. Yine hiçbir yazımda belgesiz yazmadığım gibi, bu yazı dizimde de belgesiz yazmayacağım. Uzun, sıkıcı ama mutlaka okunması gereken, belgeli yazılar…
Gelecek hafta Ahıska topraklarımızın nasıl Gürcistan olduğunu belgeleriyle yazacağım. Savlukman kalınız
LEŞ KARGALARI-1
AZERBAYCAN’LA TÜRKİYE ARASINA DUVARLAR ÖREN AKP HÜKÜMETİ AHISKA’DA GÜRCİSTAN’I, KARABAĞ’DA ERMENİSTAN’I TANIMIŞTIR
Osmanlıyı hile ve desise ile yıkan, 21 milyon kilometrekarelik vatan toprağımıza el koyan Haçlı devletler, bu coğrafya üzerinde yaşayan din kardeşlerimiz Arapları , Acemleri ve öz kardeşlerimiz olan Türkleri esir ve köle olarak bu güne kadar yönettiler.
Osmanlıyı hile ve desise ile yıkan, 21 milyon kilometrekarelik vatan toprağımıza el koyan Haçlı devletler, bu coğrafya üzerinde yaşayan din kardeşlerimiz Arapları , Acemleri ve öz kardeşlerimiz olan Türkleri esir ve köle olarak bu güne kadar yönettiler. Ülkemiz, Normandiya çıkartmasına kadar Fransa ve müttefiki devletlerin sömürgesi olarak yönetildi. Normandiya çıkartmasıyla tabiri caizse, donuna kadar Amerika’ya teslim olan bu müttefik devletler, yakın komşumuz olan 20 ülkenin sömürgelik haklarını Amerika’ya teslim etmek zorunda kaldılar. Ülkemiz dahil 20 ülkenin müstemleke hakları Amerika’nın eline geçti.
Türkiye, Libya, Mısır, Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün ve Lübnan yönetimlerine Amerika yandaşı kuklalar; halk fikr-i iğfale uğratarak, getirildiler. Bugün ülkemiz dahil, saydığım ülkelerde faaliyet gösteren tüm siyasi partiler kuklaları iktidar yapabilmek için, ülke kaynakları heba edilerek ayakta tutulmaktadır. Örnek vermek gerekirse, AKP’nin mali bilançosuna baktığımız zaman, Müslüman Necip Türk Milleti’nin beş kuruş katkısının olmadığını görürüz.
Bir başka örnekle, 40 yıldır iktidar yüzü görmeyen ve Yargıtay’ın kapatmaya gücü yetmeyeceği bir işçi Partisinin bilançolarında da beş kuruş bu milletin katkısı bulunmamaktadır.
Siyasi Partiler kanunu o kadar müstemleke yanlısı ki; Müslüman Necip Türk Milleti’nin bir araya gelerek bir parti kurmalarının hiçbir mümkünatı yoktur. İsim vermeyeceğim bir siyasi partimizin İzmir il başkanlığının geçici yıllık bütçesi 250 bin liradır. Bu ilimizin 28 ilçesinde ilçe başkanlığı, Türkiye genelinde en az 70 il ve 700 ilçe başkanlığı olma mecburiyetini göz önünde bulundurursak, sadece bu siyasi partimizin yıllık bütçesinin; tahminen 50 milyon yeni Tl olduğunu görürüz. Yine yaklaşık bir hesapla, her yıl 50 küsur siyasi partimizin ayakta kalabilmek için 5 milyar Tl/yıllık harcamak zorunda kaldıklarını görürüz.
Peki ama, çoğu bürokratlardan ve eski belediye başkanlarından oluşan siyasi parti yöneticileri bu kadar parayı nereden buluyorlar da partilerini ayakta tutabiliyorlar? Hayatları boyunca aldıkları maaşların tamamını yemeden ve içmeden partiye harcasalar bile yetmez ve mantık kabul etmez. Elbette ki çalıp çırparak, yetimin hakkını gasp ederek…
Kenan Evren Paşa ihtilali yaptığı zaman seçim kararı almış ve bu Müslüman Necip Türk Milleti’ni ahmak yerine koyarak üç parti kurdurup, “hadi oy verin” demişti.
Yine bir başka örneklemeyle: Bütün TBMM milletvekilleri yasaklı olduğu halde, Turgut Özal’ın ve Abdullah Gül’ün gayri yasaklı olmaları ve “cuk” diye Cumhurbaşkanı yapılmaları, 26 milyon Iraklı dururken """""’nin Irak Cumhurbaşkanı, kanı bozuk Karzai’nin Afganistan’a başkan yapılması, Mısır’da kafir oğlu kafir Hüsnü Mübarek’in devletin başına getirilmesi halkların iradeleri dışında cereyan eden ABD atamalarıdır.
Irak ve Afganistan’da ABD kıyımları sürmektedir. Sovyetlerin dağılmasıyla, Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan’ın müstemleke hakları Amerika’ya geçmiştir.
Yeni kurulan Gürcistan, 6260 km2 Ahıska Türk topraklarında peydahlanmıştır. Avrupa şurası ve Birleşmiş Milletler 2011 yılına kadar Gürcistan’ı tanımazken, AKP Hükümetinin başı Sayın Başbakan, Gürcistan’ı adeta kardeşi ülke olarak tanımak için can atmaktadır.
Yine, 32 milyon Güney Azerbaycan Türkünün esir ve köle olarak yaşadığı İran’da katil mollalarla işbirliği yapmak için, Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini ayaklar altına alabilmektedir. Kardeş Azerbaycan Türklerinin hassasiyetine inat, Ermeni dölleriyle açılım edebiyatı gütmekten çekinmemektedir. Yine AKP hükümeti, “her şey Türkiye’de Türk olmayanındır” teziyle, Türkün rızkını azınlıklara ve Türk düşmanı bölücülere yedirmektedir. Fırat’ın bu yanında aç ve açık yokmuş gibi, “açılım” edebiyatıyla, isyankar bölücülere adeta ulufeler dağıtmaktadır.
Değerli okuyucularım, sitemiz bir haber gazetesi değildir. 3. Büyük Turan Hareketi olarak yola çıktık. Dünyanın neresinde bir “Türk” yaşıyorsa biz orada olmaya karar verdik. Ama son bir yıldır yayın politikalarımızda sapmalar, güncellemelerimizde aksamalar meydana geldi. Okuyucu kaybına uğradık. Yine de yılmadan gerçek yayın çizgimize girmeye çalışıyoruz. Sitemize ve iletişim araçlarımıza saldırılar hız kesemden sürmektedir.
Kanun yoluyla, adalet yoluyla zulüm ve işkencelere maruz kaldık. Kamu Kurumu Niteliğindeki bir kurumun, “Türk Milleti”nin önüne geçirilmesi neticesinde, Yüce Türk adaletini adeta katledenler, karşı tarafın ifadesini bile almaktan imtina ederken, bizi günde iki kez mahkeme önüne çıkardılar. Yine de biz Yüce Türk Adaletine güvenmeye devam ediyoruz. Yemin olsun ki; Cumhuriyetimize ve Gazi Paşamıza hakaret ve küfür edenleri mutlaka adaletin önüne bir gün yığacağız. Bir milletin önüne Kamu kurumu niteliğindeki bir oda konabiliyorsa; bu ülkede adaletten ve demokrasiden söz etmek mümkün olamaz.
Bu yeni yazı dizimde, AKP hükümetinin Müslüman Necip Türk Milletine yaptığı ihanetleri ve uğradığımız toprak kayıplarımızı yazacağım. Yine hiçbir yazımda belgesiz yazmadığım gibi, bu yazı dizimde de belgesiz yazmayacağım. Uzun, sıkıcı ama mutlaka okunması gereken, belgeli yazılar…
Gelecek hafta Ahıska topraklarımızın nasıl Gürcistan olduğunu belgeleriyle yazacağım. Savlukman kalınız
Similar topics
» Ermenistan Askerleri 8 Yaşında Azerbaycan Türkünü Öldürdü
» BOP için hizmette sınır yok! Planlı keko Göçü!
» T.C. Hükümeti Nerede?
» Büyük kürdistan projesi kapsamında Türkiye ve güney azerbaycan
» IŞİD AMERİKA’NIN ORTADOĞU’DA KULLANDIĞI BİR MAŞADIR
» BOP için hizmette sınır yok! Planlı keko Göçü!
» T.C. Hükümeti Nerede?
» Büyük kürdistan projesi kapsamında Türkiye ve güney azerbaycan
» IŞİD AMERİKA’NIN ORTADOĞU’DA KULLANDIĞI BİR MAŞADIR
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz