¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ?

Aşağa gitmek

İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Empty İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ?

Mesaj tarafından erzurumlu25 Cuma 5 Kas. 2010 - 3:58

HAİN SALDIRI VE SÖZDE ATEŞKES…

Geçtiğimiz Pazar günü Taksim’de meydana gelen hain saldırı karşısında ülkenin tek bir vücut olup “yeter artık!” demesi gerekirken vatandaşın duyarsızlığı ve mevcut hükümetin “freni boşalmış kamyon” gibi açılım politikasına devam etmesinin akılla mantıkla alakası yoktur. Hatta bu yaşanılanlar hükümetin açılım politikası çerçevesinde göz yumduğu Habur’daki rezaletin ve Irak’ın kuzeyini önce “Kuzey Irak” sonra da“\"\"\"\"\"” olarak tanımasının ve de referandumda oy uğuruna verilen tavizlerin bir ürünüdür. Ama bunları görmezden gelip bu hain saldırının etnik bölücü terör örgütü PKK’nın işi olmadığını iddia edenlerde cahil olmanın ötesinde Kandil’in sözcülüğü görevini ifşa eden zavallılardır. Çünkü bu zavallılar bu hain saldırının hemen akabinde“saldırı PKK’nın işi değil!” diye borazanlık çıkartırlarken sözde 31 Ekim 2010 tarihine kadar sözde ateşkes ilan eden etnik bölücü terör örgütü PKK’nın Kandil’deki emanetçisi Karayılan denen hain çıkıp saldırı ile kendilerinin alakası olmadığını beyan ediyor.


Bu zavallıların Kandil’den gelen sese inandıklarını hiç zannetmiyorum. Daha çok açılım politikasının ve etnik bölücü terör örgütü PKK ile müzakere sürecinin sekteye uğramaması için kendilerine biçilen rolü ifa etmeye çalışmalarındandır. Lakin bu hain saldırıyı ister etnik bölücü terör örgütü PKK, ister Devrimci Karargâhçılar, isterse de KCK gerçekleştirmiş olsun… Hiç fark etmez. Devrimci Karargâh’ta KCK’da PKK’dır. Hepsi de emri Kandil’den alıyor. Hepsinin önderi de İmralı’da yatan teröristbaşıdır. Ve hepsinin ana amacı Türkiye’yi parçalayıp, Büyük Türk Milleti’ni yok edip, birleştirilmiş \"\"\"\"\" hayaline kavuşmaktır.

Şimdi bunları görmezden gelen bu zavallılarla “artık analar ağlamasın!” diye tanıtılan açılım politikasının baş mimarı AKP hükümetinin sayesinde tanık olduğumuz hain saldırıdan iki gün sonra Kandil’den sözde ateşkesin uzatılması göz boyamaktan başka bir şey değildir. Unutmayınız ki; Ateşkes, devletlerarasında savaş sırasında olur. Ateşkes, teröristle devlet arasında olmaz. Ve yıllardır terör örgütü canı istediğinde özellikle kış şartlarında ayının uykuya daldığı gibi kendince ateşkes ilan ediyor. Ama saldırı fırsatı bulduğunda da hiç sözde ateşkes ilanına bakmadan saldırıyor. Hem de asker, polis, sivil fark etmeden… Türk, Kürt, Arap’da fark etmiyor. Ama hain saldırılardan bir tanesinde ne bir tane Ermeni, ne Amerikalı, ne Yahudi ne de İngiliz vatandaş yaralanıyor ya da katlediliyor…

Nitekim bu hain saldırının akabinde Taksim’de Amerikan davetlilerinin de bulunduğu Cadılar Bayramı partisinin organizatörü Özcan Işık’ın bombanın patlatılacağından ABD Büyükelçiliği’nin haberi var olduğu yönündeki iddiasının yenilir yutulur yanı yoktur. Tam tersine bir iddiadan daha çok gerçek olma ihtimali yüksektir.

Devlet büyükleri tarafından terör örgütünün Irak’ın kuzeyindeki hareketi ile ilgili istihbarat paylaşımında bulunduğu iddia edilen ve müttefikimiz, can dostumuz, hatta askerlik arkadaşımız olarak tanıtılan küresel emperyalist Amerika’nın her şeyden habersiz olduğunu ve terör konusunda Türkiye’nin yanında tutum sergilediğini düşünmek ahmaklıktır. Lakin devletimizin yönetimini elinde bulunduran AKP hükümetinin hiçbir şeyin farkında değilmiş gibi etnik bölücü terör örgütü PKK’ya karşı ABD ile Irak’ın kuzeyindeki çapulculardan gelecek istihbarat paylaşımına ve her türlü destek sözüne güvenir hareket etmesi AKP hükümetinin iktidara geldiği günden bugüne çözümden daha çok çözümsüzlük ürettiği ortadadır. Ve hatta bu sorunun sorun olmaktan daha çok ülkeyi süratle saran bir kanser vakasını andırdığı da bir gerçektir.

Maalesef AKP hükümeti döneminde önce ABD öncülüğünde emperyalist küresel güçlerin Irak’ı işgal etmesine seyirci kalınmış ve ardından dünün çapulcularının vasıtasıyla Irak’ın paramparça parçalanmasına ve de Türkmen varlığının ortadan kaldırılmasına göz yumulmuştur. Şimdi de ABD öncülüğünde Irak’ın kuzeyi önce Kuzey Irak sonra da \"\"\"\"\" olarak tanınmaya çalışılmaktadır. Yine maalesef Irak’ın kuzeyindeki sözde \"\"\"\"\" temsilcilerinden terörle mücadele alanında yardım istenmektedir. Yahu akıl var mantık var… Etnik bölücü terör örgütü PKK’nın en büyük kampı Irak’ın kuzeyinde değil midir? Ve bu terör örgütünün teröristleri ellerini kollarını sallayarak Irak’ın kuzeyinde çarşıda pazarda dolaşmıyorlar mı? Kandil’deki, Haftanin’deki, Hakurke’deki, Metina gibi kamplardaki teröristler dağda ne yiyip ne içiyorlar? Taş mı yiyip taş mı içiyorlar? Ve bu terörist kamplarındaki jenaratörler, uçaksavarlar, hastaneler, elektrik santralleri, fırınlar nasıl kuruldu? Bunların kurulması için gerekli teknik malzemeler uzaydan mı getirildi? Yoksa ABD ile \"\"\"\"\" güçlerinin desteğiyle gözlerinin önünde dağa mı çıkarıldı? Ve hatta yıllarca ABD’nin kabul etmemesi karşısında ABD askerlerinin kamplara her türlü yardım malzemesi götürdüğünü kanıtlayan fotoğraflar uzayda mı çekildi?

Şimdi biz çıkmışız… Bunların hepsini bir kenara silip atmışız ve ABD ile \"\"\"\"\"’nin desteği ile terörü bitirmeye kalkıyoruz. Allah aşkına! Bu akılla ne terör çözülür ne de bin olan sorunumuzdan biri eksilir. ABD ve Irak merkez hükümeti ile Irak’ın kuzeyindekiler terörle mücadele noktasında tek istekleri var. O da askeri çözüm yerine Türkiye’nin sanki karşısında bir devlet varmış gibi masaya oturup müzakere ile sorunun çözülmesidir. Lakin yıllardır söylememe rağmen hükümetin verdiği tavizlerle bu noktaya gelinmesi karşısında mücadeleden daha çok müzakere sürecine çekiliyoruz… Bu da sorunun içinden çıkılması imkânsız bir hale doğru sürüklüyor. Ve şehirlerimiz terör örgütü tarafından tehdit altına alınıyor. Defalarca etnik bölücü terör örgütü PKK’ya karşı atılan her adımın yeni tavizler getireceğini belirtmeme rağmen maalesef aynı gazla freni boşalmış bir kamyon gibi açılım projesi diyorlar… Evet, ülkeyi freni boşalmış bir kamyona çevirdiler. Şehir trafiğinde hız sınırı 70 iken bunlar etrafa kulak vermeksizin saatte 180 ile gidiyorlar. Allah sonunu hayır eyleye!

Nitekim terör örgütü taviz koparmanın yolunu da sağ olsun mevcut iktidar sayesinde öğrendi. Nasıl mı? Terör örgütünün hem İmralı’daki elebaşısı hem de Kandil’deki emanetçisi çıkıp talepleri tek tek sıralıyor. Ardından eğer olumlu bir adım atılmazsa hemen bir yerde hükümet yetkililerine “bakın eğer bir adım daha atmazsanız bende silaha davranırım” mesajı iletecek bir saldırı gerçekleştiriyor. İşte Habur’da sahnelen rezalette bu tip bir mesajın ürünüdür. Hatta İmralı’ya karşı verilen tavizlerde… Nitekim Terör örgütü tarafından ilan edilen sözde ateşkeslerde verilen ödünler karşısında atılmış göstermelik adımlardır. Ama hükümet yetkilileri ister kabul etsinler ister kabul etmesinler… Hükümet kesinlikle İmralı ve etnik bölücü terör örgütü PKK ile diyalog halinde olmanın ötesinde müzakere halindedir. Maalesef bunun ceremesini sadece kendileri değil 73 milyon vatandaşımız çekecektir. Biran önce bu vurdumduymazlık ve cahillik kokan açılım sevdasından vazgeçilmelidir. Davası bitmesine rağmen her hafta avukat ordusu ile görüştürülen ve mesajlarını yollayan İmralı’dakinin konuşturulmasına çözüm bulmalıdırlar. Kandil’den olmasa da İmralı’dan örgütü yönetiyor. Buna hükümet seyirci kalan politikalardan vazgeçmelidir.
Lakin mevcut hükümetin bu sevdadan, bu politikalardan vazgeçeceğine inanmayan biri olarak tek kurtuluş yolunu sorun veya sorunlar karşısında Milli politikalar üretip ve uygulayacak ve de ABD başta olmak üzere her türlü küresel emperyalist güç karşısında dimdik onuruyla ayakta duracak bir siyasi iktidarla mümkün olacağına inanıyorum. Ve İnşallah! Yüce Mevlam! en kısa zamanda o siyasi iktidarla da memleketimizi tanıştırır. Aksi takdirde yarınların bugünden daha iyi olacağından endişeliyim.

Son söz olarak güpegündüz İstanbul’un göbeği Taksim’de gerçekleşen hain saldırı sonucu yaralanan vatandaşlarımıza ve polislerimize Allah’tan acil şifalar dilerim. İnşallah en kısa zamanda sağlıklarına kavuşurlar. Hain saldırıda can kaybı yaşanmamış olması da üzüntümü bir nebzede olsa hafifletmiştir.

Mevlam neylerse güzel eyler! Vatanımızı, Milletimizi ve Bayrağımızı küresel emperyalizm denen tehlikeden ve de terörizm belasından korusun!

Reyhan İŞERİ
Terör Uzmanı – Siyaset Bilimci

İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Ba%C5%9Fl%C4%B1ks%C4%B1z-1CCVV
erzurumlu25
erzurumlu25
.::Tengri::.


.::Tengri::.


İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Turkey10
İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Gencat10
İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Pro10
Yaş Yaş : 45
Cinsiyet Cinsiyet : Erkek
Nerden Nerden : Erzurum
Lakap Lakap : Vatan delisi
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 22/04/79
İletiler: İletiler: : 757
Üyelik Tarihi Üyelik Tarihi : 29/12/09
İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Pro1010
İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? 910
İşbirlikçiler Yine Neyin Peşinde ? Ile10

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz