¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?

Aşağa gitmek

 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Empty FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?

Mesaj tarafından İlteriş Kağan C.tesi 15 Eyl. 2012 - 4:26

Bugün Türk milletini, Türk büyükleri üzerinden kutuplaştırma çabalarının farkındayız. Atatürk-Fatih veya Yıldırım-Timur, Yavuz-Şah İsmail meselelerinde, ciddi bir bölünme söz konusudur. Bu meseleler, kimin haklı ya da kimin haksız olduğu üzerinden yola çıkılarak, akabinde mezhep ve Türkiye-Orta Asya ayrıştırması yaratmak için kullanılmaya başlandı. Bu konuda Türk gençleri gözünü açmalıdır.

Bu meseleler içerisinde Atatürk-Fatih ayrıştırması, tamamen yapay bir ayrıştırmadır. Başarıya ulaştırmayı amaçladıkları şey, Atatürk’ün izinden gidenlerin Türk; Fatih Sultan Mehmet’in izinden gidenlerin de İslâm’ı temsil etmesidir. Oysa Sultan Mehmet konusunda Türklüğü bir kenara bırakıp İslâm’ı ön plana çıkaran adamlar, yeri geldiğinde “İslâm’ın askeri Türkler” gibi nutukları atmasını iyi biliyor.

***

Atatürk-Fatih ayrıştırmasını yapay kılan yönlerden biri, Fatih’i tam bir şeriat savaşçısı gösterip, O’nun üzerinden şeriat propagandası yapılmasıdır. Halbuki Fatih Sultan Mehmet’in politikaları, zamanına göre Atatürk’ün politikaları ile benzerlik gösterir.

Örnek mi istiyorsunuz?

Atatürk’ün Batı dünyasıyla yakınlaşması, geçmişte Fatih’in zihniyetinde “Yeni Roma” olarak yer edinmiş bir politikadır. Üstelik Batı dünyasıyla alış-veriş yapılan dönem, ilk defa Atatürk’ün değil, Osmanlı’nın bile ötesindeki dönemlerde yapılmış olup, bugün Amerika’dan silâh alan TSK gibi, Osmanlı da Balkanlardaki bazı top fabrikalarından savaş gereçleri almıştır.

Bar ya da meyhane yaşantısı da ilk defa Cumhuriyette değil, yine Osmanlı’dan dahi önce görülmüştür. Eski tarihlerde, Türklerin sıklıkla meyhaneye gittiği ve şarabı ne kadar sevdiği anlatılır. Osmanlı’nın bu kimselere karşı bir İslâm devleti olmasına rağmen ceza uygulamaması, gerici olmadığının binlerce kanıtlarından biridir diye de, ayrıca eklemek gerekir.


“Fatih kalksa, İstanbul’daki barları görüp yeniden İstanbul’u fetheder” diyenlere, Fatih zamanındaki toplumsal yaşam örnek gösterilmeli ve ardından bu tarz duygu sömürülerine karşı, sadece gülünüp geçilmelidir.

***

Din alanındaki yenilikler de ilk defa Atatürk döneminde yapılmamıştır. Yine Fatih Sultan Mehmet Han, kendi yazdığı “Kanunname” ile devrin yobazlarına karşı güzel bir darbe vurmuş ve Ulemâ sınıfının bütün mülkünü kamulaştırmıştır. Mülklerin ve vakıfların devletin kontrolüne geçmesi, Ulemâ sınıfını oldukça rahatsız etmiş, içten içe Fatih’e olan muhalefet artmıştır.

***

Cem Sultan meselesini incelediğim zaman, söylediklerimde ne kadar haklı olduğumu çok iyi anlıyorum. Görüyorum ki, bugün Fatih’in torunu olduğunu söyleyen şeriatçı kesim, dün Fatih’i değil, Fatih’e olan muhalefetinden ötürü, devşirme Gedik Ahmet Paşa ile ittifak yapan ve Cem Sultan’ı değil de, “dini kimliği” ağır basan Beyazıt-ı Veli’yi getiren yobazları temsil etmektedir.

Biliniyor ki, Fatih’in kendinden sonra tahtta görmek istediği isim Beyazıt’tan ziyade Cem Sultan’dır. Kaldı ki, Cem Sultan daha çok taraftar toplamış, adına para dahi bastırmıştır. Ancak şanssızlığa bakın ki, Fatih’in şüpheli torunlarının has ataları olan şeriat temsilcileri, Cem Sultan’a karşı Arnavut devşirmesi Gedik Ahmet ile tuzak kurmuştur.

Ayrıca soru sormak isterim: Fatih Sultan Mehmet, şeriata aykırı olduğu halde, niçin resmini hem de İtalya’dan ressam getirterek yaptırmıştır?

***

Kutsal kitabımız Kur’an da, ilk defa Atatürk zamanında değil, Karahanlılar zamanında Türkçeye çevrilmiştir. Bu tercümede de, Arapça “Allah” adı, Türkçe “Tengri” olarak; “İllallah” da “Tengrika” olarak çevrilmiştir.

Osmanlı döneminde de tercüme olmuştur. Osmanlı’nın ilk Şeyhülislâm’ı olan Molla Fenari, Kur’an-ı Kerim’i Türkçeye çevirmiş; Allah adının karşılığı yine Tanrı olarak verilmiştir.

Osmanlı’da okunan Türkçe ezanın, yerlisini geçtim yabancı tanıkları bile vardır.

Bunları niye yazdığımı da, Fatih’in şüpheli torunları çok iyi bilir. Yine o şüpheli torunlar iyi bilir ki, kendileri çok güzel bir biçimde, Osmanlı’yı anlatırken hayallerinde kurdukları bir devlete yer verir, tıpkı Komünistler gibi hayali kahramanlıklar peşinde koşar.

***
Kazanamayacaksınız. Türkçüler olduğu sürece, kendinizi bize iftira etmekle avutacak, bu şekilde tatmin olacak ve kılmadığınız namazlardan daha çok attığınız İslâmi sloganların sizi cennete sokacağına inanacaksınız. Türkçüler olduğu için de hiçbir zaman başarıya ulaşamayacaksınız.

İslâm’a göre Münker ve Nekir birer melektir, insan olarak anlatılmaz. Münker ve Nekir’in insan olduğunu zannediyorsunuz ki, insanların cennete ve cehenneme gidip gitmeyeceğine karar vermeye kalkıyorsunuz.

Belirtmek gerekir ki, bugün birkaç şeriat memleketine nazaran Türkiye’de çok daha fazla cami vardır. Yine de bu camiler, Cuma veya belirli günler haricinde dolmaz. İslâm’a göre toplu halde namaz kılmak daha hayırlıyken, bunca caminin dolmaması da, bize bu ülkede ne denli ikiyüzlülük kol geziyor, diye sorduğumuz zaman, gayet iyi bir cevap oluyor.

Her ne kadar, türlü iftiralara maruz kalacağımı bilsem de, şunu rahatlıkla söyleyebilirim: Bu memlekette genelevler, camilerden daha kolay doluyor. Bu işin suçu da asla Atatürk’ün değil, dışarıdan gelen politikacılara bile genelevlerde eğlence düzenleyip, vekillerine “Siz isterseniz Hilafeti bile getirirsiniz” diye oy için şov yapanlarındır. Onlar ki, İslâmcı geçinip metreslerle gezmiş, onları örnek alanlar da, zinayı suç olmaktan çıkarmıştır.

Harem kurup sefasını sürmekle, meyhane şarkıcılarını metres tutanların zihniyetine sahip olanlar, Atatürk bu düşkünlükleri yapmadığı için alçakça iftiralarda bulunabiliyor.

Tüm bunların suçu kimdedir? Atatürk'te mi?

***

Siz internette zaman geçirip İslâmcı nutuklar atarken, kaç vakit namazınız kaçıyor, haberiniz var mı? Millete “namaz kılmayan kâfirdir” derken, kazası mümkün olmayan bir hale gelen, kaç tane namazınız var kaçmış?

Milleti namaza çağırmanın tek sevabı, ancak namaz kılarak onlara örnek olmakla kazanılabilir. Namaza gel, dedikten sonra namaza gitmemek, Firavun'un kızıldenizde boğulurken kabul edilmeyen İslâm'a geçişine benzer.

Değil mi yeşil komünistler?

Yusufhan Güzelsoy
İlteriş Kağan
İlteriş Kağan
Yazışmalık Yöneticisi


Yazışmalık Yöneticisi


 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Turkey10
 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Gencat10
 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Pro10
Yaş Yaş : 42
Cinsiyet Cinsiyet : Erkek
Nerden Nerden : Turan
Lakap Lakap : ©ﻕΞתς яΞiS
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 01/10/81
 Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? : Hepsini Okudum
İletiler: İletiler: : 5563
Üyelik Tarihi Üyelik Tarihi : 06/01/09
 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Pro1010
 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  290407


 FATİH'İN ŞÜPHELİ TORUNLARI , yeşil komünistler?  Ile10

https://ilteris.forum.st/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz