Milli Şuur Katili, Yahut “Sosyal Medya”

[TRABZON61]

Ev, iş yerleri ve daha birçok yerde bilgisayar ve internet kullanımının artması; internet ortamında ki sosyal medya sitelerininde popüleritesini her geçen gün artırıyor.Genel ziyaretçi kitlesinin gençlerden oluştuğunu gözden kaçırmayan yabancı sosyal medya sitelerinin yabancı patronları da bu sitelerde ki paylaşımlar ve kullanılan dil sayesin de Türk Gençliği’ni giderek Türkçe’den, Türk Tarihi’nden, Türklük Şuuru’ndan, Türk Gelenekleri’nden v.s Türk Milleti’nin bir çok değerli yapı taşlarından uzak tutuyor ve başarısız olduğunu söylememiz sadece bir yalandan ibaret olur…

a) Bozuk Türkçe’ye Özendirme:
Özellikle içerisin de barındırdığı bozuk dil sayesin de ilk ve ortaöğretim çağında ki Türk Gençleri’ni milli benliğimizin adeta organizatörü konumunda ki Türkçe’mizden uzak tutan Facebook, Twittwer, Mynet, Netlog v.b sosyal paylaşım ve siteleri sayesinde Başbuğ Mustafa Kemal ATATÜRK’ün ülkemizi emanet ettiği gençlik artık; yahu yerine ‘yha’, g yerine ‘q’, b yerine ‘ß’, ne haber yerine ‘naber’, ne yaptın yerine ‘naptın’… gibi türlü türlü bozuk kelime ve harfler kullanmaya başladı!

b) Facebook Zaman Hırsızlığı:

Yine bu sosyal medya sitelerinin en çok tercih edileni olan Facebook; içerisin de barındırdığı oyunlar, paylaşılan komik veya hüzünlü videolar, gruplar da ki sohbetler ile bir çok gencimizin o taze beyinlerinin ülkesi veya kendisi için çalışması yerine bu tür uygulamalar da zamanını çalıyor.Ne yazıktır ki artık o ülke emanet edilen gençlik gazete haberleri yerine Facebook oyunları, bilgilendirici kitaplar yerine kendisine gelen arkadaşlık istekleri gibi kendi işine yaramayacak şeylerle baş başa bırakılıp ülkesinin hâlinden ‘bihaber’ şekilde yaşamaya mahkûm edilmiştir.Çaba harcamadan görülenler şunu gösteriyor ki; artık Türk Gençliği 40 çerisiyle saray basan Türk kahramanı Kür Şad yerine ‘dans eden kediyi’, üzerinde yaşadığımız ülkenin kurucusu Başbuğ ATATÜRK yerine ”saatte 300 km hız yapan spor araba videosunu” merak ediyor ve özen gösteriyor!

c) Peki Ne Yapmalı?:

Manzara ortada…O bütün büyüklerimizin güvendiği Türk Gençliği artık Türk olduğunu bile unuttu.Bu işin böyle gitmemesi ve gençliğe o kaybettiği Türklük Milli Şuuru’nu yeniden kazandırmak için önce okullardan başlanmalı…Artık ilk ve ortaöğretim kurumlarında gençlerimize lise de haftanın 4, ilk öğretim de ise 8-10 saati matematik yerine edebiyat, tarih, din kültürü ve coğrafya gibi Milli Şuur aşılayıcı dersler ön planda tutulmalı.Hatta çoğunluğu öğretmenin öğrenciye top verip maç yaptırmakla geçiştirdiği beden eğitimi derslerin de artık güreş, okçuluk, kılıç oyunu gibi milli sporlarımız öğretilerek yeni nesil Türkler’e özel bir takım üstün yeteneğiyle tanıştırılmalı ve gençlik bu üstünlüklerden haklı bir kıvanç duyarak kendini milletine adamalı ve gerektiğinde milleti uğruna göz kırpmadan ölebilmeli!…

Gökhan ZEREN