CEPHANE SANDIKLARINDA KİTAP TAŞIYAN LİDER: ATATÜRK
¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤ :: [Türkçülük] ve [Turancılık] :: Türk'ün Son Başbuğu: Atatürk
1 sayfadaki 1 sayfası
CEPHANE SANDIKLARINDA KİTAP TAŞIYAN LİDER: ATATÜRK
Atatürk'ün kütüphanecisi Nuri ULUSU anlatıyor:
“Her İstanbul seyahatine hatta bazı diğer seyahatlere de giderken, yanımıza mutlaka kitaplarını aldırırdı, ama İstanbul’a gidiş başkaydı. İstanbul’a her gidişte çok fazla kitap alırdık. Şimdi bu arada çok önemli bir özelliğini de anlatmak istiyorum.
İlk İstanbul seyahatine giderken istediği kitaplar o kadar fazlaydı ki, karton kutular buldurup kütüphaneye getirtmiştim, tam içine kitapları doldurmak üzereyken Atatürk kütüphaneye geldi ve ne yaptığımı sordu, ‘istediğiniz kitapları karton kutular aldırdım, onların içine koydurup özel trene naklettireceğim’ deyince, ‘dur biraz bekle’ dedi. Kitap adedine şöyle bir baktıktan sonra kütüphaneden çıktı, odasına gitti. Biraz sonra, bir baktım iki tane cephane sandığını, Muhafız Alayı erleri getirip kütüphaneye koyuverdiler ve gittiler. Ne olduğunu anlamadan, bakıp dururken Atatürk içeri geldi, benim şaşkın şaşkın baktığımı görünce, ‘ne o Nuri oğlum, şaşırdın değil mi? Şaşırma, şaşırma, savaşta bunlarla cephane taşıdık, sen o zamanlar çocuktun, bilemezsin, bu sandıklar benim için çok önemlidir. Şimdi savaş bitti, yeni bir savaşımız başlıyor. O da kültür ve sanat savaşımızdır ve okumakla, kitapla olur; işte şimdi cephane taşıdığımız o sandıklara kitaplarımı koy, bu sandıklarla taşınsın, cephanenin yerini artık kitaplar alsın’ dedi.
Nasıl şaşırmazdım. Bu ne biçim bir kitap sevgisi, ne ulvi bir düşünceydi. O zaten hiç birimizin, hiç kimsenin aklına, hayaline dahi gelmeyecek fikirleri üreten bir dahiydi.
Neyse, gelen cephane sandıklarını güzelce bir temizledim, içlerine kâğıt koyup, üzerlerine de kitapları özenle yerleştirdim Tam işimi bitirmek üzereyken Atatürk yanında yanlış hatırlamıyorsam Agop Dilaçar Bey’le kütüphaneye geldiler Ona da izah edince, o da hayran hayran dinledi ve sonunda beraberce son sandığın da kitaplarını seçerek koyduk. İki sandığı da güzelce bir kapattıktan sonra, derhal Muhafız Alayı’ndan erler çağırttık ve sandıkları doğru Ankara Garı’na trenimize konmak üzere yolladık gitti…”
Atatürk’ün Yanı Başında, Çankaya Köşkü Kütüphanecisi Nuri Ulusu’nun Hatıraları, Derleyen: M. Kemal Ulusu, Doğan Kitap, İstanbul, 2009, s. 54-56.
“Her İstanbul seyahatine hatta bazı diğer seyahatlere de giderken, yanımıza mutlaka kitaplarını aldırırdı, ama İstanbul’a gidiş başkaydı. İstanbul’a her gidişte çok fazla kitap alırdık. Şimdi bu arada çok önemli bir özelliğini de anlatmak istiyorum.
İlk İstanbul seyahatine giderken istediği kitaplar o kadar fazlaydı ki, karton kutular buldurup kütüphaneye getirtmiştim, tam içine kitapları doldurmak üzereyken Atatürk kütüphaneye geldi ve ne yaptığımı sordu, ‘istediğiniz kitapları karton kutular aldırdım, onların içine koydurup özel trene naklettireceğim’ deyince, ‘dur biraz bekle’ dedi. Kitap adedine şöyle bir baktıktan sonra kütüphaneden çıktı, odasına gitti. Biraz sonra, bir baktım iki tane cephane sandığını, Muhafız Alayı erleri getirip kütüphaneye koyuverdiler ve gittiler. Ne olduğunu anlamadan, bakıp dururken Atatürk içeri geldi, benim şaşkın şaşkın baktığımı görünce, ‘ne o Nuri oğlum, şaşırdın değil mi? Şaşırma, şaşırma, savaşta bunlarla cephane taşıdık, sen o zamanlar çocuktun, bilemezsin, bu sandıklar benim için çok önemlidir. Şimdi savaş bitti, yeni bir savaşımız başlıyor. O da kültür ve sanat savaşımızdır ve okumakla, kitapla olur; işte şimdi cephane taşıdığımız o sandıklara kitaplarımı koy, bu sandıklarla taşınsın, cephanenin yerini artık kitaplar alsın’ dedi.
Nasıl şaşırmazdım. Bu ne biçim bir kitap sevgisi, ne ulvi bir düşünceydi. O zaten hiç birimizin, hiç kimsenin aklına, hayaline dahi gelmeyecek fikirleri üreten bir dahiydi.
Neyse, gelen cephane sandıklarını güzelce bir temizledim, içlerine kâğıt koyup, üzerlerine de kitapları özenle yerleştirdim Tam işimi bitirmek üzereyken Atatürk yanında yanlış hatırlamıyorsam Agop Dilaçar Bey’le kütüphaneye geldiler Ona da izah edince, o da hayran hayran dinledi ve sonunda beraberce son sandığın da kitaplarını seçerek koyduk. İki sandığı da güzelce bir kapattıktan sonra, derhal Muhafız Alayı’ndan erler çağırttık ve sandıkları doğru Ankara Garı’na trenimize konmak üzere yolladık gitti…”
Atatürk’ün Yanı Başında, Çankaya Köşkü Kütüphanecisi Nuri Ulusu’nun Hatıraları, Derleyen: M. Kemal Ulusu, Doğan Kitap, İstanbul, 2009, s. 54-56.
Similar topics
» Bir kitap okudu, kitaplara girecek bir iş başarmaya azmetti
» Lider olmak!
» Anılarla Atatürk / Atatürk'ün İslamiyete Bakışı
» Türkler, Lider Müslümandır...
» Hüseyin Nihal Atsız Kitapları (E-Kitap)
» Lider olmak!
» Anılarla Atatürk / Atatürk'ün İslamiyete Bakışı
» Türkler, Lider Müslümandır...
» Hüseyin Nihal Atsız Kitapları (E-Kitap)
¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤ :: [Türkçülük] ve [Turancılık] :: Türk'ün Son Başbuğu: Atatürk
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz