Bazı Topraklar Anavatandan Kopmak Üzere / Necdet SEVİNÇ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bazı Topraklar Anavatandan Kopmak Üzere / Necdet SEVİNÇ
Bazı Topraklar Anavatandan Kopmak Üzere
Türk topraklarından yabancıların da istifade ettirilmesine dair kanun 19 Temmuz 2003’te yürürlüğe girmişti. CHP, bu tarihten yaklaşık iki hafta sonra 4 Ağustos 2003’te Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak kanunun iptalini istedi.
Aradan 15 aydan fazla bir zaman geçmesine rağmen Anayasa Mahkemesi henüz karar veremedi. Oysa vatanla ilgili bahislerde asla hassas olmadığını bildiğimiz Federasyoncu ve Mozaikçi Özal da, Türk topraklarını ecnebilere peşkeş çeken bir kanun çıkarmış ve bu kanun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti.
9 Ekim 1986 tarihli iptal kararında deniyordu ki:
“... ülkede yabancıların arazi ve emlâk edinmesi salt bir mülkiyet sorunu gibi değerlendirilemez. Toprak devletin vazgeçilmesi imkânsız temel unsuru, egemenlik ve bağımsızlık simgesidir.”
Ancak bir cümlesini alabileceğim kararın gerekçesinde “yahudilerin arap topraklarını para ile satın alarak devlet kurduklarından” bahsedilerek “yabancılar tarafından mülk edinilen bazı toprakların ülkeden kopabileceği” ihtar ediliyordu.
AKP hükümeti bu ihtara rağmen, ecnebilere toprak satılmasına ilişkin kanunu çıkardı. Fakat Anayasa Mahkemesi -ne bekliyor ise- iptal kararını henüz vermedi.
Bu iptal geciktiği için, su kaynaklarımızın, sahillerimizin, sınırboylarımızın onun bunun eline geçtiğini, yalnız Cumhuriyet tarihinin değil aynı zamanda Türkiye tarihinin en büyük yatırımı olan GAP’ın da “o toprakların kendilerine vaadedildiğine inanan” yahudiler tarafından yağmalandığını aylardanberi yazıp duruyoruz. Tapu Kadastro Genel Müdürü de aylardanberi “GAP bölgesinde İsrail uyruklular adına kayıtlı gayrimenkul yoktur” diyor.
Bugün istihbarat raporlarına dayanarak sadece GAP bölgesindeki yağmayı dikkatlerimize arz etmek istiyorum.
Hasan Taşkın’ın henüz birkaç gün önce yayınlanan kitabında değerlendirdiği istihbarat raporlarından öğreniyoruz ki yahudiler bir yerine beş vererek Mardin’de arazi alımına başlamışlardır!
Hatta bu konuda Şanlıurfa yöresinde birbirleriyle yarışmaktadırlar. Bölgede bulunan süryaniler de Kızıltepe’de yahudilerin arazi almalarına yardıma olmaktadır!
Gene Hasan Taşkın’ın kitabında naklettiği istihbarat raporlarından: İsrail’in Türkiye’den İsrail’e göç eden yahudilerden bir kısmının Urfa bölgesine yerleşmesini sağladığını, Haran’da yaşayan ermenilere maddi yardımda bulunarak yüksek miktarda toprak aldırdığını, Urfa nüfusuna kayıtlı bazı yahudilerin yüksek fiyatlarla arsa aldıklarını, İsrail adına bölgede faaliyet gösteren bir ermeniyle bir başka gayrimüslimin yahudiler için Akziyaret ve Harran taraflarında arazi aldığını, İstanbul Osmanbey’de ikâmet eden, döviz büroları ve tekstil fabrikaları bulunan Urfa nüfusuna kayıtlı bir yahudinin, yahudi eşinin akrabası olan ve Mossad ajanı olabileceğine dikkat çekilen Haim adında birinin çok miktarda arazi aldığını Şaron isimli başka bir yahudinin O.P ve iki adamıyla birlikte Akçakale Harran ve Urfa merkezinde 476 parça arazi aldığını ve İsrail şirketlerinin bölgeye üşüştüklerini öğreniyoruz.
Yani öğreniyoruz ki tıpkı 9 Ekim 1986 tarihli Anayasa Mahkemesi kararında ifade edildiği gibi vatanın bazı toprakları anavatandan kopmak üzere!
Yağmanın mahiyetini öğrenmek isteyenler Hasan Taşkın’ın “İstihbarat Raporlarında İsrail’in GAP Senaryosu” isimli eserini okuyabilirler. İsteme adresi Ozan Yayıncılık telefon 0 212 511 93 95.
Necdet SEVİNÇ, Yeniçağ, 27 Kasım 2004
Türk topraklarından yabancıların da istifade ettirilmesine dair kanun 19 Temmuz 2003’te yürürlüğe girmişti. CHP, bu tarihten yaklaşık iki hafta sonra 4 Ağustos 2003’te Anayasa Mahkemesi’ne başvurarak kanunun iptalini istedi.
Aradan 15 aydan fazla bir zaman geçmesine rağmen Anayasa Mahkemesi henüz karar veremedi. Oysa vatanla ilgili bahislerde asla hassas olmadığını bildiğimiz Federasyoncu ve Mozaikçi Özal da, Türk topraklarını ecnebilere peşkeş çeken bir kanun çıkarmış ve bu kanun Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmişti.
9 Ekim 1986 tarihli iptal kararında deniyordu ki:
“... ülkede yabancıların arazi ve emlâk edinmesi salt bir mülkiyet sorunu gibi değerlendirilemez. Toprak devletin vazgeçilmesi imkânsız temel unsuru, egemenlik ve bağımsızlık simgesidir.”
Ancak bir cümlesini alabileceğim kararın gerekçesinde “yahudilerin arap topraklarını para ile satın alarak devlet kurduklarından” bahsedilerek “yabancılar tarafından mülk edinilen bazı toprakların ülkeden kopabileceği” ihtar ediliyordu.
AKP hükümeti bu ihtara rağmen, ecnebilere toprak satılmasına ilişkin kanunu çıkardı. Fakat Anayasa Mahkemesi -ne bekliyor ise- iptal kararını henüz vermedi.
Bu iptal geciktiği için, su kaynaklarımızın, sahillerimizin, sınırboylarımızın onun bunun eline geçtiğini, yalnız Cumhuriyet tarihinin değil aynı zamanda Türkiye tarihinin en büyük yatırımı olan GAP’ın da “o toprakların kendilerine vaadedildiğine inanan” yahudiler tarafından yağmalandığını aylardanberi yazıp duruyoruz. Tapu Kadastro Genel Müdürü de aylardanberi “GAP bölgesinde İsrail uyruklular adına kayıtlı gayrimenkul yoktur” diyor.
Bugün istihbarat raporlarına dayanarak sadece GAP bölgesindeki yağmayı dikkatlerimize arz etmek istiyorum.
Hasan Taşkın’ın henüz birkaç gün önce yayınlanan kitabında değerlendirdiği istihbarat raporlarından öğreniyoruz ki yahudiler bir yerine beş vererek Mardin’de arazi alımına başlamışlardır!
Hatta bu konuda Şanlıurfa yöresinde birbirleriyle yarışmaktadırlar. Bölgede bulunan süryaniler de Kızıltepe’de yahudilerin arazi almalarına yardıma olmaktadır!
Gene Hasan Taşkın’ın kitabında naklettiği istihbarat raporlarından: İsrail’in Türkiye’den İsrail’e göç eden yahudilerden bir kısmının Urfa bölgesine yerleşmesini sağladığını, Haran’da yaşayan ermenilere maddi yardımda bulunarak yüksek miktarda toprak aldırdığını, Urfa nüfusuna kayıtlı bazı yahudilerin yüksek fiyatlarla arsa aldıklarını, İsrail adına bölgede faaliyet gösteren bir ermeniyle bir başka gayrimüslimin yahudiler için Akziyaret ve Harran taraflarında arazi aldığını, İstanbul Osmanbey’de ikâmet eden, döviz büroları ve tekstil fabrikaları bulunan Urfa nüfusuna kayıtlı bir yahudinin, yahudi eşinin akrabası olan ve Mossad ajanı olabileceğine dikkat çekilen Haim adında birinin çok miktarda arazi aldığını Şaron isimli başka bir yahudinin O.P ve iki adamıyla birlikte Akçakale Harran ve Urfa merkezinde 476 parça arazi aldığını ve İsrail şirketlerinin bölgeye üşüştüklerini öğreniyoruz.
Yani öğreniyoruz ki tıpkı 9 Ekim 1986 tarihli Anayasa Mahkemesi kararında ifade edildiği gibi vatanın bazı toprakları anavatandan kopmak üzere!
Yağmanın mahiyetini öğrenmek isteyenler Hasan Taşkın’ın “İstihbarat Raporlarında İsrail’in GAP Senaryosu” isimli eserini okuyabilirler. İsteme adresi Ozan Yayıncılık telefon 0 212 511 93 95.
Necdet SEVİNÇ, Yeniçağ, 27 Kasım 2004
Similar topics
» “Onlar” / Necdet SEVİNÇ
» Türkçe’ye ihanet / Necdet SEVİNÇ
» Eyy Türkoğlu! / Necdet SEVİNÇ
» Uyan Türkiye’m. / Necdet SEVİNÇ
» Türkiye’de Türk yok mu? / Necdet SEVİNÇ
» Türkçe’ye ihanet / Necdet SEVİNÇ
» Eyy Türkoğlu! / Necdet SEVİNÇ
» Uyan Türkiye’m. / Necdet SEVİNÇ
» Türkiye’de Türk yok mu? / Necdet SEVİNÇ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz