Ölüm Musikisi Başlamadan… / Necdet SEVİNÇ
1 sayfadaki 1 sayfası
Ölüm Musikisi Başlamadan… / Necdet SEVİNÇ
Ölüm Musikisi Başlamadan…
Türk millî eğitimi; hâlâ heyecandan tüylerimizi ürperten o coşkun marşımızda temennüm edildiği gibi “Türk olmayı en büyük şeref ve şan sayan” Türk Vatanı, Türk Devleti, Türk Milleti ve Türklüğün temsil ettiği tüm kutsal değerlerin ebediyyen varolması için kendini feda etmeye hazır nesiller yetiştirmediği sürece hiçbir Türk evladı millî mukadderatından emin olamayacaktır.
Öyle ise Türk millî eğitimi, Türklüğü bir üstün değerler manzumesi olarak düşünce sistemimizin merkezine yerleştirmeli, sanat ve siyasetimizin de bu üstün değerler tarafından şekillendirilmesini temin etmelidir.
Yeni bir millî hamlenin başlatılması, hilalin geldiği yerlere dönmesi ve iddialı bir milletle beraber yeni bir Türk medeniyetinin de yaratılması yalnız ve sadece, düşünce sistemimizin merkezine Türklüğün ikame edilmesiyle mümkün olacaktır.
Aksi halde, Dede Korkut Oğuznâmeleri’nde anlatıldığı gibi; hanımlık kız evlatlarımızın itin kopuğun cariyesi, hatta kapatması, beylik yiğitlerimizin de onun-bunun uşağı olması önlenemeyecektir.
-Şimdi lütfen hep birlikte düşünelim:
Türklüğün temsil ettiği değerlerin reddi ve inkârı sebebiyle başlayan çürüme, hatta kokuşma millî varlığımızı tehdit eden toplumsal bir felaket haline gelmiş midir?
-Evet.
-Bayrak ve vatan sevgisiyle birlikte namus ve fazilet de küstah bir cüretkârlıkla alay konusu yapılmakta mıdır?
-Evet.
-Askerlikle dalga geçilmekte midir?
-Evet.
-İsteyenin “askere gitmeme özgürlüğüne!” sahip olması ısrarla istenmekte midir?
-Evet.
-Apartman katlarında kilise kuran misyonerlerin tuzağına karşı sahipsiz ve savunmasız bırakılan Türk çocuklan artık haçı, bir tasma gibi boyunlarına takarak dolaşmaya başlamışlar mıdır?
-Evet.
Öyle ise iktidarın bütün bunları bir felâket alarmı olarak algılaması ve acil tedbirler alması gerekmez mi?
Gerekir ama, Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı projeye bakılırsa, iktidarın yukarıda sayageldiğimiz tüyler ürpertici gelişmelerden hiçbir şikâyeti yoktur.
Dolayısıyla tedbir de düşünülmemektedir.
Yeni müfredat programıyla milliyetçilik ve vatanseverlik gibi asil duygular okullardan tart edilecek, Türklüğü bir değer olarak bile kabul etmeyen, soyu-sopu meçhul, cinsi-cibilliyeti belirsiz, koyun sürüsü gibi güdülmeye müsait, devletle ve milletle hiçbir ilgisi bulunmayan nesiller yetiştirilecektir.
Plân budur.
Plan budur ama. ölüm musikisi başlamadan Türk evladı bu planı bozacak ve Türklüğü üstün değerler manzumesi olarak yalnız eğitim değil düşünce sisteminin de merkezine oturtacaktır!
Necdet SEVİNÇ, 26 Ağustos 2004
Türk millî eğitimi; hâlâ heyecandan tüylerimizi ürperten o coşkun marşımızda temennüm edildiği gibi “Türk olmayı en büyük şeref ve şan sayan” Türk Vatanı, Türk Devleti, Türk Milleti ve Türklüğün temsil ettiği tüm kutsal değerlerin ebediyyen varolması için kendini feda etmeye hazır nesiller yetiştirmediği sürece hiçbir Türk evladı millî mukadderatından emin olamayacaktır.
Öyle ise Türk millî eğitimi, Türklüğü bir üstün değerler manzumesi olarak düşünce sistemimizin merkezine yerleştirmeli, sanat ve siyasetimizin de bu üstün değerler tarafından şekillendirilmesini temin etmelidir.
Yeni bir millî hamlenin başlatılması, hilalin geldiği yerlere dönmesi ve iddialı bir milletle beraber yeni bir Türk medeniyetinin de yaratılması yalnız ve sadece, düşünce sistemimizin merkezine Türklüğün ikame edilmesiyle mümkün olacaktır.
Aksi halde, Dede Korkut Oğuznâmeleri’nde anlatıldığı gibi; hanımlık kız evlatlarımızın itin kopuğun cariyesi, hatta kapatması, beylik yiğitlerimizin de onun-bunun uşağı olması önlenemeyecektir.
-Şimdi lütfen hep birlikte düşünelim:
Türklüğün temsil ettiği değerlerin reddi ve inkârı sebebiyle başlayan çürüme, hatta kokuşma millî varlığımızı tehdit eden toplumsal bir felaket haline gelmiş midir?
-Evet.
-Bayrak ve vatan sevgisiyle birlikte namus ve fazilet de küstah bir cüretkârlıkla alay konusu yapılmakta mıdır?
-Evet.
-Askerlikle dalga geçilmekte midir?
-Evet.
-İsteyenin “askere gitmeme özgürlüğüne!” sahip olması ısrarla istenmekte midir?
-Evet.
-Apartman katlarında kilise kuran misyonerlerin tuzağına karşı sahipsiz ve savunmasız bırakılan Türk çocuklan artık haçı, bir tasma gibi boyunlarına takarak dolaşmaya başlamışlar mıdır?
-Evet.
Öyle ise iktidarın bütün bunları bir felâket alarmı olarak algılaması ve acil tedbirler alması gerekmez mi?
Gerekir ama, Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı projeye bakılırsa, iktidarın yukarıda sayageldiğimiz tüyler ürpertici gelişmelerden hiçbir şikâyeti yoktur.
Dolayısıyla tedbir de düşünülmemektedir.
Yeni müfredat programıyla milliyetçilik ve vatanseverlik gibi asil duygular okullardan tart edilecek, Türklüğü bir değer olarak bile kabul etmeyen, soyu-sopu meçhul, cinsi-cibilliyeti belirsiz, koyun sürüsü gibi güdülmeye müsait, devletle ve milletle hiçbir ilgisi bulunmayan nesiller yetiştirilecektir.
Plân budur.
Plan budur ama. ölüm musikisi başlamadan Türk evladı bu planı bozacak ve Türklüğü üstün değerler manzumesi olarak yalnız eğitim değil düşünce sisteminin de merkezine oturtacaktır!
Necdet SEVİNÇ, 26 Ağustos 2004
Similar topics
» “Onlar” / Necdet SEVİNÇ
» Türkçe’ye ihanet / Necdet SEVİNÇ
» Eyy Türkoğlu! / Necdet SEVİNÇ
» Uyan Türkiye’m. / Necdet SEVİNÇ
» Türkiye’de Türk yok mu? / Necdet SEVİNÇ
» Türkçe’ye ihanet / Necdet SEVİNÇ
» Eyy Türkoğlu! / Necdet SEVİNÇ
» Uyan Türkiye’m. / Necdet SEVİNÇ
» Türkiye’de Türk yok mu? / Necdet SEVİNÇ
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz