Turuncu Darbe’nin BABA-yasası

[Alper0325]

Türkiye’de turuncu darbe sessizce gerçekleşti. Şimdi o darbeye bir baba yasa lazımdır.
Soros’un turuncu darbesi Türkiye’de nasıl gerçekleşti?
İngiltere’nin gayri meşru çocuğu olan “Müslüman Kardeşler Örgütü’nün”, Türkiye şubesi harekete geçirildi. Ne de olsa; Cumhuriyet’in kuruluşuyla birlikte, Cumhuriyet ve Atatürk düşmanlığında birleşerek, Cumhuriyetin altını oymak için birlikte çalışmışlardı. Taktik İngiliz ajanlarından, piyasaya sürmek, yerli Lawrence’lardan…
Cumhuriyetle birlikte merdiven altı yalan tarih üretmeye başladılar… Aslında… Diye başlayan gizemli sözcükler, birçok insanımızın beynini piçleştirdi. Devletine düşman edildi. Türkiye’de şüphecilik ve araştırma kültürü gelişmeden, BİAT kültürü, sistemi esir aldı. Fısıltılar, yalanlar, iftiralar, hakikati geçip, karanlık odalarda virüs gibi yayıldı.
Müslüman Kardeşler ekibi tarafından; ruh hastası, ağzından kanalizasyon akan fesliler, üstad(!) diye lanse edildi, ediliyor. Ülkemizde yüzlerce Şerif Hüseyin var ettiler. Şerif Hüseyin ve askerleri, Osmanlı’yı nasıl sırtından hançerlediyse, İngiliz yapımı Müslüman Kardeşler Örgüt elemanları da, 80 yıldır Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne ait ne varsa sırtından hançerliyor. Arsız bir yalancılık, yüzsüzce yapılan hırsızlık, asrın ahlaksızlığıyla, her türlü yalan ve iftirayı kusuyorlar.
Haçlı dünyasının en büyük silahı;
Müslüman coğrafyayı kendi diniyle vurmak, ajanları vasıtasıyla mezhep savaşı çıkarmaktır. Kurdukları İslam kılıflı örgütler, Afganistan’dan Yemen’e kadar, emperyalist devletlerin temsilcisi olarak, kendi devletleriyle savaşıyor. Bu terör örgütlerinin yerleşip güç kazandığı bütün ülkelerde;
1-Ahlak sıfırlanıyor.
2-Erkek çocuklara tecavüz sıradan hale geliyor. Taliban’ın elindeki Afganistan’da erkek çocukların alınıp-satıldığı gibi…
3-Kadınlar cahiliye dönemi adetleriyle muamele görüyor. Toplumdan çekiliyor. Yani, toplumun bir ayağı kalçadan kesiliyor.
4-Bir devleti ayakta tutan bütün kurumlar çürütülüp, ülke Ortaçağ karanlığına bürünüyor.
5-Böyle bir toplum bilim adamı üretemez. Zaten üretemiyor.
6-Bu ülkeler vahşi kapitalizmin kara para mekanları haline geliyor.
7-Uyuşturucu üretimi, ticareti ve kullanımı yaygınlaşıyor.
8-Bu ülkeler; emperyalist ülkeler için terörist üreten üretim merkezleri haline geliyor.
Bu duruma gelen ülkelerin artık ayağa kalkması sadece bir mucizeye bağlıdır. Çünkü bu tür ülkelerin kendine öncülük edecek liderleri yetiştirebilmesi artık mümkün değildir.
Gelelim Türkiye’ye..
Türkiye’de İngiliz İstihbaratı ile kol kola girerek, din maskesiyle, Cumhuriyet ve Atatürk düşmanı nesiller üretildi. Soğuk savaş döneminde, komünizmle mücadele adı altında, din maskeli örgütlere göz yumuldu.
Bugün sanal ortamda, basında ve çevrenizde, Cumhuriyet ve Atatürk’e sürekli küfreden, iftira edenler; İngiliz tedrisatından geçmiş ve yabancı istihbaratların adına “bilerek veya bilmeyerek” hizmet veren kişilerdir.
Atatürk düşmanlığı ve Osmanlı tuzağı üzerinden, Türkiye Afganistan’a dönüşme sürecine sokuldu. Ülkemiz, teröristlerin barınma, adam devşirme, tedavi merkezi haline getirildi. ABD bu süreci el altından destekledi. Medya önünde eleştirdi… Ülkemizin gelecekte terörü destekleyen devletler sınıfına sokulmasının alt yapısı oluşturuldu.
Ergenekon sürecinde gündeme düşen “kağıt parçası” operasyonunun amacını anlatmak için;
“Kağıt Parçası Turuncu mu?” başlıklı bir yazı yazdım. Çünkü başlayan tezgah, “turuncu turuncu Soros kokuyordu” ama, olmayan hukuka nedense “saygı duyma(!) yarışı” başlamıştı.
Özetlersek;
Türkiye’de; 14 senedir KAOS yaratılarak, Turuncu Darbe gerçekleştirildi. Devletin kurumları ve sistem tamamen çökertildi. Gerçekleşen “Turuncu Darbeyi sonuçlandırmak için”, bir de yeni ANAYASA lazımdır. Ancak o zaman turuncu darbe başarıyla(!) sonuçlanmış olur.
Bütün renkli darbelerin, Arap karakışının gerçekleştiği ülkelerde, ülkeyi ardına kadar vahşi kapitalizmin sömürüsüne açan, “baba yasalar” yapıldı.
Şimdi;
Ak Çetenin başı, Turuncu Baba Yasayı gerçekleştirebilmek için, Mehmetçiğimizin kanını kullanacak. Nasıl mı?
Kendi yarattıkları Güneydoğu sorununu, kendileri çözüyormuş gibi yaparak…
Emasya Protokolü(Emniyet-Asayiş-Yardımlaşma) 2010 yılında kaldırılmış olmasına rağmen, Güneydoğu’da, asker canını dişine takmış, emperyalist ülkelerle savaşıyor. Polis ve asker tek başlarına savaşıyor. Siyasiler bu savaşta yok. Nedenini bir sonraki yazımda yazacağım.
AK Çete, işte bu savaş üzerinden referanduma giderek, milliyetçi oylara oynayıp, “Turuncu Darbe Baba Yasasını” çıkarmayı planlıyor. Millet Turuncu Darbe Yasasına izin verirse, ülke uyuşturucu taciri Hikmetyar’ın dizinin dibinden kalkıp ülke yönetimine el koyanlar sayesinde Afganistan olacaktır. Güneydoğu Turuncu Darbe Yasasıyla zaten BOP olacak. Yani gidecek.
Ve ülkemizin çocuk tacizleriyle ayağa kalktığı bu süreç, ne yazık ki, kalıcı bir süreç olacaktır. Tıpkı Afganistan’da Peştunlu erkek çocukların satıldığı evlere, kirli bir paçavra asıldığı gibi, aleni olacaktır.
O nedenle yüreği olan herkes ya bugün konuşacak, Ankara’ya yürüyecek, ya da yarın asla konuşamayacak, yürüyemeyecek.
Bilinsin istedim!!!.
Zahide UÇAR