Yitip Giden Gençliğe

[İlteriş Kağan]

İktidar partisi biz dillerini verecez, kimliklerini verecez derse;adamlarda kalkar biz artık federatif yapı değil tam bağımsızlık istiyoruz ,refarandum yapılsın diyerek gemi azıya alırlar…Şimdi bu yapılan dizginleri boşalmış ihanet yarışında, yokmu artıran hallerine benim milletim hiçbir tepki koymayacak mı? Yoksa aradan dokuz sene geçmesine rağmen hala 2002 yi yargılayıp asacak, bu yapılanları paralize olmuş gibi sessiz sedasız takip mi edecek? Pes kere pes vallahi….

Yumuşak Dikenin İncileri…

Bizim millet meclisinde bir yumuşak dikenimiz var.Bursa milletvekili, meclis çatısı altında tefrika naraları atıp bölünmeye zemin hazırlayacak hezeyanlar göstermiştir. buradan orduya diyorum ki inanın dağlarda kovaladığınız teröristler bile ideolojik olarak ondan daha uç seviyede değiller ve artık o varken terör örgütüne töriste gerek yok.Bu terör zevatının partisi bile bu kadarını dillendirmezken bizim yumuşak diken vay dillerini vereceğiz kimliklerini vereceğiz egemenliklerini vereceğiz.Acaba diyorum müstemleke bir ülkenin meclisinde mandateryan bir millet vekili mi, yoksa sömürge valisi mi konuşuyor diye kendime sormadan edemiyorum.Bu yumuşak dikeni seçenlerin acaba bu zatı muhteremin ağzından dökülen tefrikacı ifrazatların kimse farkında değil mi? Yoksa millet olarak bölünme kafamızda çoktan hazırda kimse ses çıkarmaya cesaret mi edemiyor?
Yitip Giden Gençliğe…

Erguvan bakışlı bir akşam üstü,büyük bir cadde de vurdular beni…

Cadde herzamanki gibiydi,kaldırım soğukkanlı…

Yanlız gökyüzü,biraz renk verir gibi,

Üzerine kurşunrengi bir ağırlık çökmüştü sanki…

Ben içimden slogan büyüterek yürüyordum…

(moskofun ülkesi viran olacak Türkiye büyüyüp Turan olacak) diye…

Ansızın bir sessizlik oluyor ve soğukkanlı kaldırıma sıcak kanım akıyor,

Kaldırımın o çiçek bozuğu çapraşık yapısı kanımla dümdüz oluyordu…

Yanımdan adımlar geçiyordu ölen öldüren adımlar,

Sanki yerde yatan bir kaldırım taşı gibi aldırmadan,

Soğuk kaldırımdaki sıcak kanıma basarak geçiyordu adımlar…

Sonra gölgeler içerisinden adamlar seçiliyordu,

Gölgenin enkoyu kuytu yerlerinden çıkıp,yanıma gelen çirkin yüzlü adamlar…

Ellerinde keleş,keleş ihanet…

Kanıma bulaşmış ceketim ve boynumdaki atkım üşüyorum…

Kafamın içinde vatan,millet,memleket…

Yanımdan adımlar geçiyordu,postal giymiş adımlar,

Beynimin içindekileri ezip geçiyordu C-5 lerce kıyamet…

Şenol Nair