¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR

Aşağa gitmek

KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Empty KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR

Mesaj tarafından GökBörü Perş. 3 Ekim 2013 - 7:25

Kalkınma nedir?

Bir toplumda ekonomik kalkınma, milli gelirin belli bir hızda artması veya nüfus başına üretim ve tüketimin devamlı olarak artırılması olarak tarif edilir. Kalkınma kavramı ise bu kadar basit bir olay değildir. ”Kalkınma, milletlerin maddi ve manevi yapılarının bir bütün halinde gelişmesidir. Çünkü toplum hayatının her bölümü bir zincirin halkaları gibi birbirine bağlıdır. ”(1)

Demek oluyor ki, kalkınmayı sadece bir madde,fabrika çoğalması şeklinde düşünmemek gerekir. Aslında ekonomik kalkınmanın reçetesi basittir. ”Eldeki kaynakların yeteri kadar bir kısmını kalkınma hizmetine ayırmak” (2) Yukarda belirttiğimiz gibi, ileri ülke olmak sadece ekonomik kalkınma sorunu değildir. Bu gelişmenin içerisinde bütün sosyal, kültürel, ekonomik kurumların değişmesi söz konusudur. Avrupa ve Kuzey Amerika ülkeleri bu gün ileri ülke oluşlarını 16. 17. ve 18. yüzyıllarda sözü geçen sahalarda yaptıkları atılım ve değişimlere borçludur.

Batılı ülkeler nasıl kalkındı?

Batı ülkelerinin bu gelişim ve değişimleri şu tarihi süreç içerisinde yaptıklarını görüyoruz ; Bütün Ortaçağ boyuncaBatı’da kilise, engizasyon baskısı sürüyor, merkez otorite güçlenmemiş,feodal düzen devam ediyordu. Avrupa’da bu çağlarda bazen halkla kralın birleşerek asılzadeleri bertaraf etmeleri, bazen de asılzadelerle halkın birleşmesi sonucunda kralın nüfuzuna set çekmek suretiyle daha geniş, daha büyük gruplaşmalar halinde birleşmelere yol açtı. Geleceğin milletleri bu kaynaşmalar esnasında millet topluluklarını ortaya çıkaran milli kültürün temellerini atıyorlardı. Akdeniz’in Türklerin elinde bulunuşu Batılıları açık denizlere itti. Altın hırsının kamçıladığı keşiflerin ve sömürgelerin sonucu Avrupa’da sermaye birikimi oldu. Sömürgelere hakkıyla sahip olabilmek için asil millet iddiaları uyanarak, milli tarih araştırmaları büyük önem kazandı. Luther’in Almanya’da başlattığı reform hareketiyle kilisenin baskısından kaçma ve dini imparatorlukların çözülmesi başladı. Tarih araştırmalarını bir vatan üzerinde millet olma süreci izledi. Fransız bilginleri Fransa’yı tarihte ve coğrafyada aradılar. Bundan sonra Avrupa ülkelerinin gelişmesi millet olma şuuru ile sıkı sıkıya bağlıdır. Bu oluşu, bu asırlarda Avrupa milletlerinin kendi kültür ve sanat vadilerinde uzun çalışmalarla ortaya koydukları eserlerinde görüyoruz. Buharın makinada kullanılması ile sanayi devrimini gerçekleştiren Batı, geniş ham madde kaynaklarına sahip geri ülkelere siyasi ve iktisadi emperyalizm yoluyla sahip olmuş, diğer taraftan merkantilizm denilen milli iktisat politikası takip etmiş, iktisadi hayatı düzenlemiş ve milli ekonomilerinin gelişmesi için her türlü tedbiri almışlardır.

Görüldüğü üzere Avrupa milletleri önce bir millet olabilme vetiresini gerçekleştirebilmişler, daha sonra milli kültür ve şuurdan hız alan iktisadi ,sosyal ,kültürel hamlelerle bu günkü durumlarına gelmişlerdir.

Milli şuur nedir?

O halde milletlerin hayatında bu derece etkili olan milli şuur nedir?

”Milli şuur,var olmak azim ve iradesidir.”(3) Fert nasıl maddi ve manevi varlığını geliştirmekle şahsiyet oluyorsa ve şahsiyete bizi başkalarından ayıran özellikler diyorsak,t oplum da kendisine ait değer ve kabiliyetlerini geliştirmekle millet seviyesine erişir. Bir milletin sosyal bünyesini ise dil, din ve kültürü meydana getirir. Batılı milletlerin dilde, tarih, sanat, kültür ve edebiyatta kendilerini bulmaları, kendilerine dönmeleri gelişmelerine neden olmuştur.

Tanınmış iktisatçı Rostow ; ”Geleneğe bağlı toplumların modern toplumlar haline geçebilmelerinde milliyetçiliğin başlıca rol oynadığını” ifade etmektedir.(4)

Bu harekete örnek olarak 18.asra kadar siyasi birlikten mahrum Almanların edebiyatta Goethe, Herder, Schiller gibi isimlerle dil ve edebiyat sahasında başlayan milli şuur hamlesinin, Grimm kardeşlerin Alman halk masallarını toplamaları ile devam ettiğini ve Niebelungen Destan’ın bulunuşu ile Almanların kendi benliklerini ulaştıklarını görüyoruz. Bu edebi çalışmalar ve Alman destanlarının ortaya konuluşu Alman milliyetçiliğinin temeli oldu. Bu destanlar sayesinde Almanlar kendi sanatlarının ve kendi mimarilerinin farkına vardılar. Bu büyük hareketi Wagner’in Alman milletini dile ve sese getiren, tamamen Alman destanlarından esinlenen operaları izledi. Bu hareket Almanların taihte ve coğrafyada yarattıkları eserlerin farkına varmalarıdır. Almanya böyle bir gelişmenin sonucunda bir millet haline geldi. Genç nesillere aktarılan bu milli ruh,var olmak azim ve iradesini uyandırdı. Büyük hamleler bundan sonra başladı.

Diğer bir örnek olarak da Finlandiya’yı gösterebiliriz. 19.yüzyıla kadar Finlandiya İsveç’in bir vilayeti idi. Forthan isimli bir pofesörün milli duyguları kuvvetlendiren çalışmaları ile uyanış başladı. Lonrat isimli milliyetçi bir Finlinin Fin Destanı Kalavela’yı yayınlaması Finliler üzerinde büyük heyacan yarattı. Bu çalışmayı diğer milli, edebi, kültürel eserlerin yazılması izledi. 150 yıl evvel milli kültürlerini unutmuş, bağımsızlığını kaybetmiş Finliler böylece uyandılar ve özgürlüklerine kavuştular. Bu günkü kalkınma ve var oluşlarını milli şuurlarının doğmasına borçludurlar.

Yahudilerin yüzlerce yıl sonra uyanması, bir vatana kavuşmalarında bu gün ayakta olmalarında asırlarca süren var olma azim ve iradelerinin yani milli şuurlarının büyük rolü vardır.

Gine Japonya kendi milli değerlerini koruyarak, kendi milli şuurlarından hız alarak kalkınmışlar, harpte yıkılmalarına rağmen, yıkılmayan milli ruhları sayesinde dünyanın en ileri ülkelerinden biri haline gelmişlerdir.

O halde yukardan beri anlattığımız örneklerin ışığında diyebiliriz ki, milli şuur milletler için var olmalarının şartı olduğu gibi, gelişme ve kalkınmalarının de sebebidir.

Milli şuur ve empeyalizm

Bizim gibi gelişmekte olan ülkelerin kalkınmalarını tamamlamış emperyalist ülkeler karşısında uzun müddet bu durumda kalışları onları çeşitli tepkilere sürüklemiştir. İngiliz tarihçi filozof A.J.Toynbee’ye göre; ”Böyle bir duruma düşmüş geri bir topluluk üstün bir topluluğa iki türlü cevap verir. Biri ; tehdide uğrayan toplum kendi kabuğuna çekilir. İkinci yol; tehdide uğrayan toplum kendini savunmak için düşmanın maddi ve manevi silahlarını kullanır.”

Birinci hareket ne kadar tesirsizse, ikinci hareket taklitçidir. Aslında geri kalmış ülke insanlarının ileri ülkelerin duyuş ve düşünüşü tarzında eğitilmeleri onları aşağılık duygusuna sürüklemiş, mensup oldukları milleti ve değerlerini küçük görmeye başlamışlardır. Yaratıcı ve yapıcı özelliklerini yitirip,var olma azim ve iradelerini tüketerek üstün kültürler ve medeniyetler içerisinde eriyip gitmişlerdir.

Birinci harekete örnek olarak Türkistan’ın Çarlık Rusyası döneminde işgalini gösterebiliriz. Türkistan ülaması Ruslardan çok ”Cedidçiler” denilen Yenilikçiler’e karşı çıkıyordu.Bu ulemalara göre,milletin hayrı için olan herşey bidat yani dine aykırı idi.Bunlar, felsefe,ekonomi,tarih,coğrafya,sosyoloji gibi çağdaş bilgilerin öğretilmesine karşı çıkıyor ve bu ilimleri kâfirlik sayıyordu,Türkistan’ı karanlığa gömen bu ulemaları Ruslar destekliyordu.

Günümüzde Amerika’nın Türkiye’ye neden ”Ilımlı Islam’ı ” dayattığını anlıyabiliyor muyuz? Halbuki emperyalizmin karşıtı milliyetçiliktir ve milli şuurdur. Türklerin tutsaklıktan kurtuluşunu,diriliş ve yaratıcılığını anlatan Ergenekon Destanı adının bir çete iddianamesine verilmesi düşündürücüdür.

Türklerin milli şuuru

Türklerin destan devirlerine dayanan milli şuurları o kadar köklüdür ki,bütün tarihleri boyunca üç kıtada sayısız devletler kurmalarını,fazilet ve kahramanlıklarını,muhteşem medeniyet ,üstün toplum ve sosyal kurumlarını hep bu azim ve iradelerine borçludurlar. İşte bunun içindir ki, 1275 yıl önce bu milli şuuru bütün benliğinde duyan ve milletinin ölümsüzlüğüne inanan

Bilge Kağan; ”Ey Türk Milleti! Mavi gök çökmezse,aşağıda yağız toprak delinmezse senin ilini ve töreni kim bozabilir? diyordu. Bütün Türk tarihi boyunca milletine inanan ve bu inaçla büyük hamleler yapan büyük Türk Devlet adamları vardır. İşte bu duygu Türkü büyük yapmıştır.

Atatürk’den günümüze

Batı emperyalizminin Türkiye’ye sahip olma planı Atatürk’ün önderliğinde yürütülen Milli Mücadele ile çöpe atılmış, Türklerin milli şuurla şahlanışı sonucu düşmanlar yurttan kovulmuştur. İşte bu milliyetçi ruh, Türkiye’nin yeniden doğuşunu sağlamıştır.Türk İstiklâl Savaşı aynı zamanda mazlum milletlerin kurtuluşlarına öncülük yapmıştır.

Atatürk döneminde milli şuurdan hız alınarak , ilme dayalı ekonomik, sosyal ve kültürel hamleler yapılmıştır. Atatürk’ün heyacanla başlattığı dil ve tarih tezleri ile kendine dönme, millet olma gayretleri ne yazık ki onun vefatından sonra hedefinden saptırılmıştır. Kapımızdan canımızla, kanımızla kovduğumuz emperyalizm başka adlarla bacadan Türkiye’ye girmiştir.Günümüz Türkiye’sinde ekonomimiz yabancılara teslim edilmiş, bankalarımız, sigortalar ve borsamız yabancıların tekeline geçmiş, fabrikalar ve önemli kurumlarımız yabancılara satılmış,Türkiye büyük bir borç batağına sürüklenmiş, cari açık giderek artmıştır. Türkçemiz, İngilizce’nin istilasına uğramış, her düzey okulda, üniversitelerde yabancı dille eğitim modası, çılgınlığı yaygınlaşmıştır. Milliyetçilik yerine, Amerikan empozesi ılımlı Islamla günün sorunları çözülmeye çalışılmaktadır. Türkiye’nin iç ve dış politakalarını Batılı AB’li müttefiklerimiz ve özellikle ABD yönlendirmektedir. Bütün bu politikalar yüzünden ve Türkiye’nin Güneydoğusundan gelen şehit haberleri ufkumuzu karartmaktadır.

Tarihimizde gördüğümüz gibi, maddi ve manevi kalkınmamızı sağlamamız, zorluklarımızdan kurtulmanın yolu milli şuurdan hız alan ilme dayalı ekonomik,sosyal ve kültürel hamlelerdir.
GökBörü
GökBörü
.::Tengri::.


.::Tengri::.


KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Azerba10
KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Gencat10
KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Pro10
Yaş Yaş : 43
Cinsiyet Cinsiyet : Erkek
Nerden Nerden : Azerbaycan
Lakap Lakap : kaan
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 13/09/80
 Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? : Türk Ülküsü
İletiler: İletiler: : 1035
Üyelik Tarihi Üyelik Tarihi : 16/06/11
KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Pro1010
KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR 617300
KALKINMA VE MİLLÎ ŞUUR Ile10

https://www.teknoloji-gunlugu.com/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz