Kıbrıs'ta Soykırım Yılı 1964

tarafından **İlteriş Kağan** Paz 24 Mayıs 2009 - 2:27

Kıbrıs'ta Soykırım Yılı 1964

KIBRIS'TA SOYKIRIM YILI 1964
Yazar Esref Çetinel 17 Kasım 2007, Cumartesi

Rahmetlik dedem için Kıbrıs siyasi sorunu İngilizin adaya resmen bayrağını çektiği 1878 yılında başladıydı. Rahmetlik babam bu sorunu babasından devraldığını söyler, fakat sadece İngiliz sömürge idaresinden yakınmaz, Rumlar’ın da her fırsatta nasıl Türk düşmanlığını ortaya koyduklarından şikâyet ederdi.
Bense Kıbrıs siyasi sorununu babamın kamburundan çekip aldıydım çünkü artık taşımayacak kadar yorgundu! Tutun ki yıl 1954’lerdi. Ben on dört yaşındaydım, EOKA ilk bombalarını patlatıyordu, siyasi sorun bugünlere kadar gelecek bir yeni Rum başkaldırısıyla ayak seslerini duyuruyordu.
…Bir süredir değerli araştırmacı Ahmet C. Gazioğlu’nun “Kıbrıs’ta Soykırım Yılı 1964” kitabını okuyorum. Ve biz ki 1955’lerden beridir harmanda savrulan taneler gibi Kıbrıs siyasi sorunuyla savrulup bugünlere kadar gelivermişiz, bunları yaşarken bir ömrün faturasını acıları ve cefalarıyla ödemişiz ve de akan kanlarla gözyaşlarına bulanmışız; anlıyoruz ki “bilmediklerimiz bildiklerimizden kat kat fazlaymış!”
Kaldı ki bekliyoruz: Dünya bizi anlasın ve de hak versin! Ki biz bile anlamak için gayret sarfetmemişiz!
GAZİOĞLU O SAYFALARI SERİYOR ÖNÜMÜZE:
Kendisini bu göreve adamış. Osmanlı’dan bu yana Kıbrıs’ı didikleyerek belgeleriyle olaylarıyla yazmış, ciltler dolusu kitaplarıyla kalıcılaştırmış. Geldiği son tarih 1964. Çok yakınımızda bir geçmiş fakat biz de bilmiyorduk!
Ve yeri geldi vurgulayalım. Klâsik laf da olsa doğrudur. “Tarihini bilmeyen insan ne yaşadığı dönemi bilir ne de bizimkisi gibi bir davanın şerefli mücadelesini anlayabilir. Zaten öyle olduğu için değil midir ki bu halk gün gelmiş bir “slogan” peşinde koşup Annan Planına evet demiştir! Eğer 1964 yılında olanları bilseydi yine der miydi? Bin defa düşünür, bin defa hayır derdi.
Ahmet Cemal Gazioğlu elbette ki sıradan bir kişi değil. Kıbrıs Türk halkının hatta bütünüyle Kıbrıs’ın siyasi tarihine imzasını atmış, ister bir tarihçi isterseniz bir araştırmacı deyin, değerli bir “yazar!”
Tanım yine eksik kalır: İnançlı bir dava adamı… Bu adada en az Rum kadar Türk’ün de hakkı hukuku olduğunu tarihi gerçeklerle çakmasını bir yana koyun. Eğer siyasi sorun varsa, çözümsüzlük varsa, yıllarca kan ve göz yaşı akmışsa, insanlar göç yollarında savrulmuşsa, ocaklar sönmüş binlerce aile tarumar olmuşsa ve kuşaklar boyu insanlar geleceklerinin karanlıklarında kahrolarak yitip gitmişlerse; işte bunların tümden sorumlusu o Makarios’tur, o Ortodoks kilisesidir, o Rum liderliğidir, Yunanistan’dır, Rum halkıdır… Ve de ekleyelim: İngilizdir!
İspatını ararsanız Gazioğlu’nun önümüze serdiği Kıbrıs’ta Soykırım Yılı’nı okursunuz, işte ispatı dersiniz.
BUNA KARŞIN HATA YAPIYORUZ: Rum’un, AB’nin, Amerika’nın maneplesine bastık. Kıbrıs siyasi sorununu hem de 1955’lerden beridir BM’lerin gündeminde olmasına karşılık, 1974’de başlamış gibi gösteren Rum, Yunan ve AB çevrelerinin oyununa düşerek biz de kabullendik! Gazioğlu tutun ki belgelerle konuşturduğu tarihi gerçeklerle bu savı yıkıyor. Öncesi kitaplarını tamamlayan yeni kitabıyla, “işte sorun buydu” diyor. Ve ekliyor: “1964 Soykırım yılı!” Daha ne desin?
…Kitabı kaç kişi okudu yahut okumak istiyor bilmiyorum. Ne var ki bu “kitaplar” okunmadan Kıbrıs Türk halkı olarak ne siyasi ve hukuki haklarımızı anlayabiliriz ne de anlatabiliriz. Kaldı ki dava adamı da olmamız gerekecek!