TÜRK Kara Ordusu Ne Zaman Kuruldu?(Hüseyin Nihal ATSIZ)
1 sayfadaki 1 sayfası
TÜRK Kara Ordusu Ne Zaman Kuruldu?(Hüseyin Nihal ATSIZ)
Kara Kuvvetleri Komutanı radyoda yaptığı konuşma ile Türk Kara Kuvvetlerinin 600. kuruluş yılını kutladığı gibi daha yüksek kademedeki kimseler arasında da aynı konu üzerinde tebrikleşmeler oldu.
Bu hesaba göre Türk Kara Kuvvetleri, yani daha gerçek anlamı ile Türk Ordusu 1363′te kurulmuş oluyor.
Bu demeç ve mesajlarla kendimizi bilmek bakımından ne kadar büyük gaflet içinde bulunduğumuz bir daha ortaya çıkmış oldu.
600. yıl dönümünü kutlayan yüksek mevki sahiplerine şunu sormak gerekiyor:
Türk Kara Kuvvetleri 1363′te kurulduğuna göre ondan önceki büyük savaşlar, çok büyük stratejik hareketler ve taktik vuruşmalar kimin tarafından yapılmıştı?
Bu hareketleri yapanlar ve büyük imha meydan savaşlarını kazananlar Türk Ordusu değil miydi? Meselâ ikide bir tekrarladığımız 1071 Malazgirt zaferini Türk Ordusu değil de, gayrı muntazam çeteler mi yapıp kazandı? Yahut bu ordu Türk hükümeti tarafından ücretle tutulmuş yabancı askerler tarafından mı kurulmuştu?
Bunu gibi 1040 Dendanekan savaşını, 1048 Pasinler savaşını; Birinci Kılıç Arslan, Birinci Mesud, İkinci Kılıç Arslan’ın Haçlılarla yaptığı büyük meydan savaşlarını yapanlar ordu değil miydi?
Türk Ordusunu 1363′te kurulmuş saymak millî gururu inciten bir uydurmadır. 1363′te kurulan şey Türk Kara Ordusu değil, devşirmelerden mürekkep bir iki muhafız bölüğüdür. Osmanlı Hanedanı zamanındaki büyük askerî hareketlerde de bunların rolü cirimleri kadar olmuş, asıl savaşı tımarlılar, yani eskiden beri mevcut olan ordu yapmıştır.
1363′te kurulmuş ordu ile yeni bir ordu düzeninden bahsedilmek isteniyorsa, yine yanlıştır. Çünkü bu ordu On Dokuzuncu Yüzyılda bizzat devlet tarafından kaldırılarak yenisi kurulmuş, hattâ Balkan savaşından sonra Almanya’dan getirilen öğretmenlerle ve yeni teşkilâtla ordu yeni baştan düzenlenmiştir. Değişme burada da bitmemiştir. Şimdiki ordumuzun eğitim, kuruluş, taktik, kıyafet, hatta yürüyüş ve adım atış bakımından Kurtuluş Savaşı’nı yapan orduya benzer tarafı kalmış mıdır?
Böyle olduğu halde bunlara nasıl aynı ordunun türlü çağlardaki kademeleri diye bakıyorsak, 1363′ten önceki zamanların ordusuna da öyle bakmak icap eder ve gerçek de budur.
Milâttan önce 220′den beri tarihi, tarihî belgelerle bilinen ve tarihte daima birinci sınıf asker diye tanınan bir millet 16 asır ordusu olmadan yaşayacak, sonra ancak 1363′te aklına gelerek bir kara ordusu kuracak, bu ordu da yer yüzünde Türk kalmamış gibi hep yabancılardan mürekkep bulunacak…
Doğrusu, söyleyecek söz bulamıyorum…
Bu olay, memlekette millî kültür yoksulluğunun derecesini gösteriyor. Hele Milli Eğitim Bakanlığının, ortaokul ve lise derslerinde bir değişiklik yapacağının söylendiği, orta okullarda tarih-coğrafya-yurt bilgisi derslerinin sosyal bilgiler adı altında birleştirileceğinin ileri sürüldüğü bu günlerde bizi, millî kültür üzerindeki bazı düşüncelerimizi söylemeye mecbur ediyor.
Millî şuurun millî kültürle ayakta tutulacağı artık dünyanın yuvarlaklığı kabilinden bir gerçektir. Millî kültürün kaynağı ise okullardaki bazı derslerdir. Bu derslerin başında Türk dili ve Türk tarihi gelir. Milli Eğitim Bakanlığı tarih, coğrafya ve yurt bilgisini birleştirmek yerine müstakil bir Türk tarih dersi ihdas edip bunu ilkokulun ikinci sınıfından lisenin sonuna kadar okuttursa çok yerinde bir harekette bulunmuş olurdu. Başka milletlerin aydınlarındaki kendi tarihlerini biliş her türlü takdirin üstündedir. Bizim aydınlarımızın da o hale gelmesi ancak ders programlarındaki yeni ayarlama ile kabil olacaktır. Kısacası ilk ve orta öğrenim bir yandan millî şuur, bir yandan da atom çağı gereklerine göre düzenlenmelidir.
Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı, lise öğrenimi sırasında iyi bir Türk tarihi dersi görseydi; Çengiz Han’ın genç komutanı Cebe’nin Doğu Avrupa’ya olan hârika yürüyüşünü ve bu komutanların eşsiz disiplinli ordularını bilseydi, Türk Kara Kuvvetleri 1363′te kurulmuştur demeyecekti.
O halde Türk ordusu ne zaman kuruldu? Bugünkü tarih bilgimize göre ilk teşkilâtlı Türk ordusu Milâttan Önce 209′da Tanrıkut Mete (=Motun) tarafından kurulmuş, verilen buyruğa kayıtsız-şartsız itaat şartı kabul ettirilmiştir, ordu 10, 100, 1000 kişilik birliklere ayrılmıştır. Fatih, İstanbul kuşatması sırasında nasıl yeni bir top icat etmişse, Mete de uzak menzilli bir yay icad etmiş, bu müthiş ordu sayesinde Kore’den Hazar’a kadar olan bölgeyi tek devlet halinde birleştirerek Türk milletinin yaratıcısı olmuştur.
Bundan sonraki bütün ordularımız Tanrıkut ordusunun devamıdır. Zaman zaman değişiklikler ve düzeltmeler yapılmış, fakat ruh ve temel aynı kalmıştır.
Bu sebeple 1363 yılı Türk Kara Kuvvetlerinin yani Türk Ordusunun kuruluşunun 600′üncü değil, 2172′nci yılıdır.
Saygılarla arz olunur.
Orkun, 15 Temmuz 1963, Sayı: 18
Bu hesaba göre Türk Kara Kuvvetleri, yani daha gerçek anlamı ile Türk Ordusu 1363′te kurulmuş oluyor.
Bu demeç ve mesajlarla kendimizi bilmek bakımından ne kadar büyük gaflet içinde bulunduğumuz bir daha ortaya çıkmış oldu.
600. yıl dönümünü kutlayan yüksek mevki sahiplerine şunu sormak gerekiyor:
Türk Kara Kuvvetleri 1363′te kurulduğuna göre ondan önceki büyük savaşlar, çok büyük stratejik hareketler ve taktik vuruşmalar kimin tarafından yapılmıştı?
Bu hareketleri yapanlar ve büyük imha meydan savaşlarını kazananlar Türk Ordusu değil miydi? Meselâ ikide bir tekrarladığımız 1071 Malazgirt zaferini Türk Ordusu değil de, gayrı muntazam çeteler mi yapıp kazandı? Yahut bu ordu Türk hükümeti tarafından ücretle tutulmuş yabancı askerler tarafından mı kurulmuştu?
Bunu gibi 1040 Dendanekan savaşını, 1048 Pasinler savaşını; Birinci Kılıç Arslan, Birinci Mesud, İkinci Kılıç Arslan’ın Haçlılarla yaptığı büyük meydan savaşlarını yapanlar ordu değil miydi?
Türk Ordusunu 1363′te kurulmuş saymak millî gururu inciten bir uydurmadır. 1363′te kurulan şey Türk Kara Ordusu değil, devşirmelerden mürekkep bir iki muhafız bölüğüdür. Osmanlı Hanedanı zamanındaki büyük askerî hareketlerde de bunların rolü cirimleri kadar olmuş, asıl savaşı tımarlılar, yani eskiden beri mevcut olan ordu yapmıştır.
1363′te kurulmuş ordu ile yeni bir ordu düzeninden bahsedilmek isteniyorsa, yine yanlıştır. Çünkü bu ordu On Dokuzuncu Yüzyılda bizzat devlet tarafından kaldırılarak yenisi kurulmuş, hattâ Balkan savaşından sonra Almanya’dan getirilen öğretmenlerle ve yeni teşkilâtla ordu yeni baştan düzenlenmiştir. Değişme burada da bitmemiştir. Şimdiki ordumuzun eğitim, kuruluş, taktik, kıyafet, hatta yürüyüş ve adım atış bakımından Kurtuluş Savaşı’nı yapan orduya benzer tarafı kalmış mıdır?
Böyle olduğu halde bunlara nasıl aynı ordunun türlü çağlardaki kademeleri diye bakıyorsak, 1363′ten önceki zamanların ordusuna da öyle bakmak icap eder ve gerçek de budur.
Milâttan önce 220′den beri tarihi, tarihî belgelerle bilinen ve tarihte daima birinci sınıf asker diye tanınan bir millet 16 asır ordusu olmadan yaşayacak, sonra ancak 1363′te aklına gelerek bir kara ordusu kuracak, bu ordu da yer yüzünde Türk kalmamış gibi hep yabancılardan mürekkep bulunacak…
Doğrusu, söyleyecek söz bulamıyorum…
Bu olay, memlekette millî kültür yoksulluğunun derecesini gösteriyor. Hele Milli Eğitim Bakanlığının, ortaokul ve lise derslerinde bir değişiklik yapacağının söylendiği, orta okullarda tarih-coğrafya-yurt bilgisi derslerinin sosyal bilgiler adı altında birleştirileceğinin ileri sürüldüğü bu günlerde bizi, millî kültür üzerindeki bazı düşüncelerimizi söylemeye mecbur ediyor.
Millî şuurun millî kültürle ayakta tutulacağı artık dünyanın yuvarlaklığı kabilinden bir gerçektir. Millî kültürün kaynağı ise okullardaki bazı derslerdir. Bu derslerin başında Türk dili ve Türk tarihi gelir. Milli Eğitim Bakanlığı tarih, coğrafya ve yurt bilgisini birleştirmek yerine müstakil bir Türk tarih dersi ihdas edip bunu ilkokulun ikinci sınıfından lisenin sonuna kadar okuttursa çok yerinde bir harekette bulunmuş olurdu. Başka milletlerin aydınlarındaki kendi tarihlerini biliş her türlü takdirin üstündedir. Bizim aydınlarımızın da o hale gelmesi ancak ders programlarındaki yeni ayarlama ile kabil olacaktır. Kısacası ilk ve orta öğrenim bir yandan millî şuur, bir yandan da atom çağı gereklerine göre düzenlenmelidir.
Sayın Kara Kuvvetleri Komutanı, lise öğrenimi sırasında iyi bir Türk tarihi dersi görseydi; Çengiz Han’ın genç komutanı Cebe’nin Doğu Avrupa’ya olan hârika yürüyüşünü ve bu komutanların eşsiz disiplinli ordularını bilseydi, Türk Kara Kuvvetleri 1363′te kurulmuştur demeyecekti.
O halde Türk ordusu ne zaman kuruldu? Bugünkü tarih bilgimize göre ilk teşkilâtlı Türk ordusu Milâttan Önce 209′da Tanrıkut Mete (=Motun) tarafından kurulmuş, verilen buyruğa kayıtsız-şartsız itaat şartı kabul ettirilmiştir, ordu 10, 100, 1000 kişilik birliklere ayrılmıştır. Fatih, İstanbul kuşatması sırasında nasıl yeni bir top icat etmişse, Mete de uzak menzilli bir yay icad etmiş, bu müthiş ordu sayesinde Kore’den Hazar’a kadar olan bölgeyi tek devlet halinde birleştirerek Türk milletinin yaratıcısı olmuştur.
Bundan sonraki bütün ordularımız Tanrıkut ordusunun devamıdır. Zaman zaman değişiklikler ve düzeltmeler yapılmış, fakat ruh ve temel aynı kalmıştır.
Bu sebeple 1363 yılı Türk Kara Kuvvetlerinin yani Türk Ordusunun kuruluşunun 600′üncü değil, 2172′nci yılıdır.
Saygılarla arz olunur.
Orkun, 15 Temmuz 1963, Sayı: 18
Similar topics
» Türk Kara Ordusu Ne Zaman Kuruldu
» Türk Kara Ordusunun Kuruluşu Meselesi(H. Nihal ATSIZ)
» En Büyük Türk Kahramanı: “Kürşad” (Hüseyin Nihâl ATSIZ)
» Türk Kızları Nasıl Yetiştirilmeli? - Hüseyin Nihal Atsız
» MİLLİ AHLAK /Hüseyin Nihâl ATSIZ, Atsız Mecmua 1931, 6. Sayı, 121/122
» Türk Kara Ordusunun Kuruluşu Meselesi(H. Nihal ATSIZ)
» En Büyük Türk Kahramanı: “Kürşad” (Hüseyin Nihâl ATSIZ)
» Türk Kızları Nasıl Yetiştirilmeli? - Hüseyin Nihal Atsız
» MİLLİ AHLAK /Hüseyin Nihâl ATSIZ, Atsız Mecmua 1931, 6. Sayı, 121/122
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz