Etnik bölücülüğün adı ‘meşru hak talebi’ oldu
1 sayfadaki 1 sayfası
Etnik bölücülüğün adı ‘meşru hak talebi’ oldu
Emekli Büyükelçi Deniz Bölükbaşı, Türkiye’de bir bölünme histerisi yaşandığını belirterek, “Herkes uzman olarak bu yarışta yerini almış” dedi.
MHP eski Genel Başkan Yardımcısı ve Emekli Büyükelçi Deniz Bölükbaşı, gündemdeki konulara ilişkin çok önemli açıklamalarda bulundu. Vatan gazetesine verdiği röportajda İmralı sürecini değerlendiren Bölükbaşı, “Bugün Türkiye’de bir bölünme histerisi yaşanıyor. Türkiye için en uygun bölünme modeli nedir, bu konuda büyük bir seferberlik başlatılmış durumda. Herkes bölünme uzmanı olarak bu yarışta yerini almış. Türkiye için çok hazin durum. İmralı canisinden bir barış güvercini çıkardılar. Etnik bölücülüğü meşru hak talebi olarak siyasi gündeme soktular” dedi.
Türkiye’deki herkesin barış istediğini anlatan Bölükbaşı şöyle devam etti: “Bence Sayın Başbakan’ın en çılgın projesi budur. Türkiye’nin geleceğine ateşe atma projesi. Anladığımız yol haritası 5 aşamadan oluşuyor. İlki PKK’nın eylemsizlik kararı alması, ikincisi Türkiye’deki militanlarını Kuzey Irak’a çekilmesi, üçüncüsü silah bırakma koşulları, dördüncüsü Türkiye’nin başlatacağı siyasi çözüm sürecinin aşamaları. Ve beşincisi de PKK’ya genel af konuları. Uygulama takvimi ayrı ayrı belirlenecek”
TSK denetlenecek
TSK’nın operasyon yapmasının engellendiğini kaydeden Bölükbaşı, “PKK unsurlarının silahlarıyla Kuzey Irak’a çekilmesi ve bu çekilme sürecinde de TSK’nın adı konmamış bir fiili ateşkes, moratoryum ilan etmesi öngörülüyor. Yani TSK, keşif ve gözetleme dışında PKK’lı teröristlere yurtiçi ve sınır ötesinde operasyon yapmayacak. Sayın Başbakan (bunu garanti ederiz) diyor zaten. Bir başka görüş PKK teröristlerini silahlarıyla Türkiye dışına güvenli çıkış yapabilmesinin bir heyetle izlenmesi ve garanti altına alınması. Bu şu demek: TSK bu güvenli geri çekilme sürecinin şartlarına uyuyor mu uymuyor mu, bunun denetlenmesi” ifadesini kullandı.
Apo’ya ev hapsi
Silah bırakma aşaması hakkında da görüşlerini anlatan Bölükbaşı bu süreci şöyle aktardı: “Silahlar Türk makamlarına değil, Kuzey Irak’ta Barzani yönetimine teslim edilecek. Bu süreç uluslararası denetim ve gözetim altında yapılacak. Yani ABD bu süreçte rol alacak. Bundan hemen önce PKK militanlarına fiili örtülü af adımları atılacak. Buradaki kilit, yeni anayasadır. PKK’nın milli kimlik, dil ve yönetim hakkı talepleri yeni anayasa ile karşılanacak. PKK, KCK, DTK, BDP’nin bünyesinde bütünleyerek yeni bir siyasi oluşum olarak kimlik kazanacak. Son adım, teröristbaşının önce İmralı’da inşa edilecek müktakil bir binada ev hapsine alınması, telefon verilmesi, daha sonra da siyasi afla serbest bırakılmasıdır”
“Artık bu Bahçeli ve MHP’nin sorunu”
MHP eski Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, röportajında seçimler öncesinde yaşanan kaset skandalına da değindi. Bölükbaşı’na yöneltilen sorular ve cevapları şöyle:
Genel seçim öncesi MHP Başkanlık Divanı’na kurulan komploda parti içi uzantılar olduğunu ima ettiniz. Ancak Devlet Bahçeli buna ihtimal vermediğini söyledi?
Bir bütün olarak düşündüğümde, MHP içinde bunun uzantıları olduğuna ilişkin çok ciddi karineler var. Bizim Devlet Bey’e sevgimiz, saygımız hiç değişmez. Görev bağımızın devamı gerekmez, gönül bağımız hep sürecektir. Sorun bu aşamadan sonra bizim değil Sayın Bahçeli’nin, MHP’nin sorunudur. Bu sürecin bir yerinde bulunduğuna dair ciddi karineler olan insanları 4 Kasım kongresinde parti yönetimine taşıdıysa, bunun MHP’nin geleceği açısından doğuracağı olumsuz sonuçlar yaşanarak görülecektir. Ben yanılmayı çok temenni ederim.
MHP eski Genel Başkan Yardımcısı ve Emekli Büyükelçi Deniz Bölükbaşı, gündemdeki konulara ilişkin çok önemli açıklamalarda bulundu. Vatan gazetesine verdiği röportajda İmralı sürecini değerlendiren Bölükbaşı, “Bugün Türkiye’de bir bölünme histerisi yaşanıyor. Türkiye için en uygun bölünme modeli nedir, bu konuda büyük bir seferberlik başlatılmış durumda. Herkes bölünme uzmanı olarak bu yarışta yerini almış. Türkiye için çok hazin durum. İmralı canisinden bir barış güvercini çıkardılar. Etnik bölücülüğü meşru hak talebi olarak siyasi gündeme soktular” dedi.
Türkiye’deki herkesin barış istediğini anlatan Bölükbaşı şöyle devam etti: “Bence Sayın Başbakan’ın en çılgın projesi budur. Türkiye’nin geleceğine ateşe atma projesi. Anladığımız yol haritası 5 aşamadan oluşuyor. İlki PKK’nın eylemsizlik kararı alması, ikincisi Türkiye’deki militanlarını Kuzey Irak’a çekilmesi, üçüncüsü silah bırakma koşulları, dördüncüsü Türkiye’nin başlatacağı siyasi çözüm sürecinin aşamaları. Ve beşincisi de PKK’ya genel af konuları. Uygulama takvimi ayrı ayrı belirlenecek”
TSK denetlenecek
TSK’nın operasyon yapmasının engellendiğini kaydeden Bölükbaşı, “PKK unsurlarının silahlarıyla Kuzey Irak’a çekilmesi ve bu çekilme sürecinde de TSK’nın adı konmamış bir fiili ateşkes, moratoryum ilan etmesi öngörülüyor. Yani TSK, keşif ve gözetleme dışında PKK’lı teröristlere yurtiçi ve sınır ötesinde operasyon yapmayacak. Sayın Başbakan (bunu garanti ederiz) diyor zaten. Bir başka görüş PKK teröristlerini silahlarıyla Türkiye dışına güvenli çıkış yapabilmesinin bir heyetle izlenmesi ve garanti altına alınması. Bu şu demek: TSK bu güvenli geri çekilme sürecinin şartlarına uyuyor mu uymuyor mu, bunun denetlenmesi” ifadesini kullandı.
Apo’ya ev hapsi
Silah bırakma aşaması hakkında da görüşlerini anlatan Bölükbaşı bu süreci şöyle aktardı: “Silahlar Türk makamlarına değil, Kuzey Irak’ta Barzani yönetimine teslim edilecek. Bu süreç uluslararası denetim ve gözetim altında yapılacak. Yani ABD bu süreçte rol alacak. Bundan hemen önce PKK militanlarına fiili örtülü af adımları atılacak. Buradaki kilit, yeni anayasadır. PKK’nın milli kimlik, dil ve yönetim hakkı talepleri yeni anayasa ile karşılanacak. PKK, KCK, DTK, BDP’nin bünyesinde bütünleyerek yeni bir siyasi oluşum olarak kimlik kazanacak. Son adım, teröristbaşının önce İmralı’da inşa edilecek müktakil bir binada ev hapsine alınması, telefon verilmesi, daha sonra da siyasi afla serbest bırakılmasıdır”
“Artık bu Bahçeli ve MHP’nin sorunu”
MHP eski Genel Başkan Yardımcısı Deniz Bölükbaşı, röportajında seçimler öncesinde yaşanan kaset skandalına da değindi. Bölükbaşı’na yöneltilen sorular ve cevapları şöyle:
Genel seçim öncesi MHP Başkanlık Divanı’na kurulan komploda parti içi uzantılar olduğunu ima ettiniz. Ancak Devlet Bahçeli buna ihtimal vermediğini söyledi?
Bir bütün olarak düşündüğümde, MHP içinde bunun uzantıları olduğuna ilişkin çok ciddi karineler var. Bizim Devlet Bey’e sevgimiz, saygımız hiç değişmez. Görev bağımızın devamı gerekmez, gönül bağımız hep sürecektir. Sorun bu aşamadan sonra bizim değil Sayın Bahçeli’nin, MHP’nin sorunudur. Bu sürecin bir yerinde bulunduğuna dair ciddi karineler olan insanları 4 Kasım kongresinde parti yönetimine taşıdıysa, bunun MHP’nin geleceği açısından doğuracağı olumsuz sonuçlar yaşanarak görülecektir. Ben yanılmayı çok temenni ederim.
erzurumlu25- .::Tengri::.
-
Yaş : 45
Cinsiyet :
Nerden : Erzurum
Lakap : Vatan delisi
Doğum Tarihi : 22/04/79
İletiler: : 757
Üyelik Tarihi : 29/12/09
Similar topics
» Meşru müdafaa hakkımız doğmuştur!..
» ON MADDEDE OSMANLICA MEFHUMU VE EĞİTİMİ
» AÇILIM CADI KAZANINDA ETNİK AŞURE!
» Erdal SARIZEYBEK MHP'ye Üye oldu
» İlber Ortaylı -Zır cahiller hepsi ETNİK SIKINTI
» ON MADDEDE OSMANLICA MEFHUMU VE EĞİTİMİ
» AÇILIM CADI KAZANINDA ETNİK AŞURE!
» Erdal SARIZEYBEK MHP'ye Üye oldu
» İlber Ortaylı -Zır cahiller hepsi ETNİK SIKINTI
1 sayfadaki 1 sayfası
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz