¤ۣۜ..¤ İlteriş Türkçü Turancı Otağı ¤ۣۜ..¤
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare

Aşağa gitmek

Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Empty Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare

Mesaj tarafından İlteriş Kağan Ptsi 30 Ocak 2012 - 2:42

Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare geçer…
Yüzlerce yıldır kardeşçe yaşadığımız Rumları düşünürüz…Hani İzmir'in işgalinde "Zito Venizelos" diyerek İngiliz zırhlılarını karşılayan, Yunan bayraklarıyla Türk konu komşusuna karşı kıyama girişen, "Türkleri kesiniz, zalimleri parçalayınız" diyerek şarkılar söyleyen Rumları düşünürüz.İlaç yardımı adı altında İngilizlerden silah toplayan…Sonra Çerkes Ethem gelir gözümüzün önüne…Kurtuluş Savaşı'nın başladığı günlerde çeteleri örgütleyerek Kuvayı Milliye saflarına katılan ama düzenli Ordunun kurulmasının ardından Mustafa Kemal'e karşı Yunan Ordusu'nun saflarına geçen Ethem'i…

Anzavur bir başka ihanetin adıdır…

Torunlarına kızdığı zaman en ağır hakaret olarak "Anzavurluk yapmayın!" diye bağırmayı seçen anneannemden de duyduğum en büyük hançer… İşgal altındaki Güney Marmara Yunan'a karşı mı duracak yoksa Anzavur'un başlattığı bu Çerkes ayaklanmasını mı bastıracaktır bilememiştir…

Kürtler ve ?? ayaklanmaları ise ihanetin odak noktasıdır… II. İnönü Savaşı başladığında Koçgiri ayaklanması mı püskürtülecek yoksa Yunan Ordusu'na karşı topraklarımız mı savunulacaktır!

Sonra mütareke basını, sonra Batı yalakası Türk düşmanı münevverleri yıkılmak üzere olan Osmanlı'nın, sonra Paşaları Osmanlı Sarayı'nın, sonra daha neler neler…

Hepsi etnik kusurlu, hepsi etnik bir düşmanlığın ürünü ve hepsi de etnik ayrışmanın planlayıcısı Batı emperyalizminin kuklası…

Bölük pörçük kafamızda yer eden ihanetler ve Kurtuluş Savaşı hikayesi budur. İhaneti anlamadan, kurtuluşu ve zaferi anlamanın da pek imkanı yoktur.

Necdet Sevinç'in kitabı
vatansever Türk evlatlarının ve Türklüğün bir kez daha dirilişini ortaya seriyor. Etnik karşı duruş, etnik kıyam, etnik işbirlikçilik, etnik vatan satıcılığı, etnik piyonluk sadece 20'lerin değil bugünün de en büyük ve en acı sorunu olarak karşımızda dururken hem bu tuzağa karşı uyarıyor hem de mücadele
azmimizi biraz daha güçlendiriyor.

Temmuz ayında yitirdiğimiz Necdet Sevinç, "İstiklal Harbi'nde Etnik İhanet" adlı kitabında bu paradoksu ortaya koyuyor. Kurtuluş Savaşı gerçekten de bu ihanetlere rağmen kazanılmış bir savaştır ve o günü olduğu gibi, bugünü anlamak için de bu ihanetlerin çözümlemesini yapmak gerekir.

Saray ve çevresinde başlayan ihanet

Kitap Mondros ve işgalle başlar.

İlk ihanet Saray'ın ihanetidir. Vatanı, Ordu'yu, milleti tamamen müttefiklerin eline teslim edenler, sadece Türk milletine ihanetle kalmaz, koca bir vatan toprağını gözden çıkarmakla kalmaz, aynı zamanda bir Kafkas Federasyonu'nun, bir Çerkes devletinin de sözünü vermeye çalışırlar İngilizlere…

Amiral Caltroph ile Rauf Orbay arasındaki bu gizli görüşmenin ayrıntılarını bulabilirsiniz kitapta.

İşgal sonrasında öyle bir çaresizlikle karşı karşıyadır ki Türkler, Osmanlı'nın paşaları devlet kademelerinde tek bir Türk bırakmadığı için, bu kademeleri batıya yaranmak adına tamamen azınlıklarla doldurdukları için savunmasızdır aynı zamanda.

Durumu şöyle özetler Necdet Sevinç kitabında:

"İzmir Yunan birlikleri tarafından işgal edildiğinde İçişleri Bakanlığı Müsteşarı Rum asıllı Timo Leon Efendi, Özlük İşleri Genel Müdürü Ermeni Ohannes Efendi'dir… Yunan Ordusu Afyonkarahisar'a doğru ilerlerken Afyon Mutasarrıfı ise Klodos Anastas adında bir Rum'dur."

Türk'e de yalnızca direnmek kalır… Kurtuluş Savaşı böyle bir ihanetle başlar böyle de devam eder…

Rumların kıyamını hepimiz dinlemişizdir büyüklerimizden…

İzmir'in işgaliyle birlikte başlayan vahşet görüntülerini Amerikan subaylarının raporlarıyla daha da acı biçimde gözler önüne sermiştir Sevinç:

"Bir subay üst makamlara verdiği bir raporunda arabalar dolusu ölü Türk'ün getirilerek denize atıldığından, bütün Türk dükkanlarının yağmalandığından, morglarda kime ait olduğunun tespiti için bekleyen kesik kol ve bacaklardan, ‘çok yaşa Yunanistan' diye bağırmayan bir Türk subayının kafasının nasıl uçurulduğundan ve Rumların tecavüzlerine uğrayan Türk kızlarından bahsedilmektedir."

Bu işgali "vatanla, devletle, millet ve milli haysiyetle rabıtaları bulunmayan Arnavut asıllı bir Başvekil ile Gürcü Harbiye Nazırı, ?? Vali ve soyu sopu hakkında herhangi bir kayda rastlamadığımız Nadir Paşa'nın sebep olduğu bir vahşet ve utanç tablosu" olarak niteleyen yazarın kitabında ayrıntısıyla bulacaksınız bu süreci.

Sonra Damat Ferit'in Mustafa Kemal'e engel olmak için azınlıkları nasıl örgütlediğini, İngilizlerle nasıl bir işbirliği yaptığını, nasıl bir Türk düşmanı olduğunu okuyacaksınız. "Ermenilerin hakkını arayan Ferit ve takımının aklına evlerinden sökülüp atılan ve çoğu yollarda telef olan 400 bin Balkan Türkünün hakkını aramak gelmemiştir." diyen yazar bu hükümetin sadece Atatürk'le değil tüm milliyetçilerle nasıl da uğraştığını anlatır ve Malta sürgünlerini de anlatır kitabında…

Sonra öbek öbek örgütlenen ihanetler ve hainler alacaktır tarih sahnesindeki yerini…

İngiliz Muhipleri Cemiyeti, Wilson Prensipleri Derneği, Teali İslam Cemiyeti tamamı etnik kusurlu ve İngilizlerin kışkırtmasıyla harekete geçen Kuvayı Milliye düşmanları tarafından örgütlenecek, Mustafa Kemal'e karşı düşmanlığa başlayacak ve dini de alet ederek "katleri vaciptir" söylemiyle saldırıya geçeceklerdir…

Kürtler Kurtuluş Savaşı'na katıldı mı?

Ancak asıl ihanetler Kurtuluş Savaşı'nın en ateşli günlerinde gerçekleşecektir ve bu düpedüz etnik bir ihanetler zinciridir.

En başta İngiliz işbirlikçisi Kürtler ayaklanırlar, Mustafa Kemal Samsun'a çıkmadan da önce…

Hükümetin zayıf düştüğünden, Padişah'ın bölgenin muhafazasını kendisine emanet ettiğinden, Mardin'de hükümet kuracağından bahseden Ali Batı silaha sarılır. Sonrasında Hükümeti ve Ordu'yu ortadan kaldırıp devlet kurmak istediğini söyleyen Cemil Çeto'nun örgütlediği ?? ayaklanması başlar Siirt taraflarında. Bu daha bastırılmadan bu kez Fransızların örgütlediği Milli Aşireti isyan eder ve Türkmen Karakeçili aşiretinin ileri gelenlerini asacak kadar ileri giderler.

Ve Kurtuluş Savaşı'nın en sıcak günlerinde Koçgiri İsyanı patlak verir. Bir yanda Yunan ordusu öbür yanda ?? işbirlikçilerinin arasında direnişe devam eden Türk Ordusu diğer isyanları olduğu gibi bunu da bastırır elbette.

Bu ayaklanmalarla birlikte Necdet Sevinç kitabında çok önemli bir tartışmaya da yer vermiştir. Kurtuluş Savaşı'nı Türklerle Kürtler birlikte mi verdiler? Kürtler Kurtuluş Savaşı'na katıldı mı?

"İstiklal Harbi'nde Kürtlerin de silaha sarılıp düşmana karşı mücadele ettiklerine, zaferi birlikte kazandığımıza Türkiye Cumhuriyeti'ni birlikte kurduğumuza, dolayısıyla Kürtlerin devletin kurucu ortakları olduğuna dair iddialar nezaket icabı söylenmiş siyasi birer palavradan ibarettir. İstiklal Harbi sırasında bazı ?? aşiretleri anlatageldiğimiz gibi isyan halindedirler. Onlar işgal kuvvetleriyle işbirliği yapmak suretiyle Türk milletine Türk vatanına ve Türk Ordusu'na ihanet etmişlerdir. Kürtlerin çoğunluğu devlete sadık kalmalarına rağmen bazı illerdeki milis kuvvetleri hariç milli mücadeleye katılmamışlardır. Anlatageldiğimiz gibi onlar Türklere karşı işgalci İngilizlerle beraberdirler.

Kürtlerin Çanakkale'de bizimle omuz omuza savaştıklarına dair iddiaların da aslı astarı yoktur. Batı illerinde binlerce şehit verilirken Van 36, Tunceli 30, Muş 8, Mardin 7, Kars 2, Adıyaman 12, Bitlis 63, Bingöl 8 şehitle en az kayıp veren iller arasındadır."

Bu açıklamalar gerçekten önemlidir. Bundan altı yıl önce Gökçe Fırat ilk kez bu tartışmayı açtığında, Kürtlerin Kurtuluş Savaşı'na katılmak şöyle dursun, ayaklanmalarıyla savaşı nasıl sekteye uğrattıklarını, işgal altında olmamalarına rağmen verdikleri şehidin azlığını il il rakamlarıyla açıkladığında kimse bu iddialara cevap verememişti ancak tartışma da hasıraltı edilmişti.

Şimdi Gökçe Fırat'tan ve bu iddiaların ilk kez yayınlandığı "İstila" kitabından her ne kadar bahsetmemiş de olsa Sevinç'in bu rakamları yeniden yayınlamış ve Türk-?? kardeşliği palavrasını bir kez daha gözler önüne sermiş olması anlamlıdır.

İhanetin arkasındaki ve emperyalizmin güdümündeki bu etnik karşı duruş Türkleri ne yazık ki bugüne dek hiç yalnız bırakmayacaktır.

Rumlar, Yahudiler, Ermeniler, Aznavur, Çerkes Ethem ve diğerleri…

Bunlara ek olarak, Rumların, Yahudilerin ve Ermenilerin karşı örgütlenmeleri de azımsanmayacak kadar büyüktür. Yine bu kitapta Türk düşmanı Rum papazların hikayesini, Ermeni çetelerin kaçırdığı Türk çocuklarını, Yunan Ordusu'nda 35 bin tane Türkiyeli Rum'un Türkiye'ye karşı nasıl çarpıştığını okuyacaksınız.

Sevinç bu tablonun korkunçluğunu şöyle ifade ediyor kitabında:

"Bu rakama, bu kitabın kapsamı dışında kalan Pontus çetelerini, Trakya ve Batı Anadolu'daki diğer Rum çetelerini, Mersin, Adana, Maraş, Gaziantep, Urfa yöresinde Fransızların emrinde Türkleri yok etmekte olan Ermeni çetelerini ve ?? ayaklanmalarına katılanları ilave edersek ürkütücü rakamlarla karşılaşırız ki bu rakamlar kendilerini Türk hissetmeyenlerin bu vatanla hiçbir ilgilerinin olmadığını ifade eden somut göstergelerdir."

Kurtuluş Savaşı Güneydoğu'da Kürtler tarafından hançerlenirken, Güney Marmara'da da Çerkesler tarafından sekteye uğratılacaktır. Kafkasya kökenli Çerkes Anzavur Adapazarı'na kadar ilerlemiş, arkasında yine İngiliz desteği ve elinde İngiliz silahlarıyla Kuvayı Milliye kahramanlarını katletmeye çalışırken bir başka Çerkes, Ethem tarafından engellenecektir. Ancak aynı Ethem bir süre sonra Kuvayı Milliye'ye arkasını dönerek Yunan Ordusu saflarına geçecektir. Her ne kadar Çerkeslerin bir kısmı Kurtuluş Savaşı'na destek olsa da çeşitli Çerkes kongreleri toplanmış, ayrılıkçı örgütlenmeler yapılmıştır. Ayrı bir etnik ihanet olarak kayda geçirmiştir yazar kitabında…

Tüm bu ayaklanmaların yanına mütareke basınının aleyhte propagandasını, aydın olarak geçinenlerin manda yanlısı Atatürk karşıtı açıklamalarını ve yayınlarını, ??, Arnavut, Rum ve Ermenilerin özerkliğini ve Kuvayı Milliye düşmanlığını merkezine oturtmuş Hürriyet ve İtilaf'ın çalışmalarını da eklersek ihanet tablosu daha da net çıkar ortaya. Ali Kemal'lerin, Sait Molla'ların, Refik Halit Karay'ların etnik düşmanlıkla dolu anti "milli" söylemlerini, tüm karşı propagandalarını yine bu kitaptan okuyabilir, "150'likler" olarak vatandaşlıktan çıkarılan hainlerin aleyhte çalışmalarını ve bunun arkasındaki etnik sebepleri, Türk düşmanlığını yine buradan öğrenebilirsiniz. İskilipli Atıf Hoca'nın gerçekte neden idam edildiğini de yine buradan okuyabilirsiniz.

Necdet Sevinç'in bu çalışması Kurtuluş Savaşı'nı bir kez de bu bakış açısıyla inceliyor. İhanetleri, Kurtuluşun büyüklüğünü, verilen mücadelenin haklılığını ve her şeye rağmen vatansever Türk evlatlarının ve Türklüğün bir kez daha dirilişini ortaya seriyor. Etnik karşı duruş, etnik kıyam, etnik işbirlikçilik, etnik vatan satıcılığı, etnik piyonluk sadece 20'lerin değil bugünün de en büyük ve en acı sorunu olarak karşımızda dururken hem bu tuzağa karşı uyarıyor hem de mücadele azmimizi biraz daha güçlendiriyor.

O nedenle "İstiklal Harbi'nde Etnik İhanet" dikkatle okunmalı, çıkarılan dersler bir yerlere kaydedilmelidir.
İlteriş Kağan
İlteriş Kağan
Yazışmalık Yöneticisi


Yazışmalık Yöneticisi


Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Turkey10
Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Gencat10
Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Pro10
Yaş Yaş : 43
Cinsiyet Cinsiyet : Erkek
Nerden Nerden : Turan
Lakap Lakap : ©ﻕΞתς яΞiS
Doğum Tarihi Doğum Tarihi : 01/10/81
 Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? Atsız´ın hangi kitaplarını okudunuz? : Hepsini Okudum
İletiler: İletiler: : 5564
Üyelik Tarihi Üyelik Tarihi : 06/01/09
Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Pro1010
Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  290407


Kurtuluş Savaşı ve ihanet dendiğinde gözümüzün önünden pek çok kare  Ile10

https://ilteris.forum.st/

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz